Yazar "Şahin, Dilek" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 18 / 18
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe COVID-19 NEDENİYLE BİR PANDEMİ HASTANESİNE BAŞVURAN HASTALARIN SOSYO DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİNİN YATIŞ VE ÖLÜM ORANLARININ İNCELENMESİ(Düzce Üniversitesi, 2021) Şahin, Dilek; Oğuz Alramazanoğlu, BuketBu çalışmanın temel amacı COVID-19 nedeniyle bir pandemi hastanesine başvuran hastalarınsosyo-demografik özelliklerinin, yatış ve ölüm oranlarının incelenmesidir. Bu araştırma retrospektif vetanımlayıcı nitelikte bir araştırmadır. Araştırma pandemide ikinci dalganın yaşandığı ve SakaryaYenikent Devlet Hastanesinin pandemi hastanesi olarak hizmet verdiği 01.11.2020 ve 31.01.2021tarihleri arasındaki dönemi kapsamaktadır. Araştırma sonuçlarına göre erkek hasta sayısının kadınlardandaha fazla olduğu, ileri yaşın servise yatış ve ölüm riskini artırdığı, yatan hastalarda yatış gün sayısı ileyaş grupları arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir farklılığın olmadığı sonucuna ulaşılmıştır(p lt;0.05). Günlük ortalama 161 hasta ayakta COVID-19 şüphesi ile hastaneye müracaat etmiştir. Üçaylık dilimde ayaktan başvuran toplam 14.679 hastanın %0,6’sının yabancı uyruklu, %2,5’u prim borcuolduğu, %8,1’ine yatış verildiği ve %0,1’nin acil serviste öldüğü belirlenmiştir. COVID -19 servisindeyatan toplam 1070 hastanın ortalama 8,69 gün yatış yaptığı, %0,6’sının yabancı uyruklu olduğu ve%98,2’sinin Sosyal Güvenlik Kurumu’na tabi olduğu saptanmıştır. Servisteki ölüm oranı %1,4 vetaburcu olma durumu %81,7 olarak bulunmuştur. COVID-19 yoğun bakım servisinde ortalama yatışgün sayısı 8,64’tür, ölüm oranı ise %49,1’dir. Yoğun bakım servisinde yatanların da %97,3’ü SosyalGüvenlik Kurumu’na tabi iken %0,3’ü yabancı uyruklu hastadır.Öğe COVID-19’UN GAZETE HABERLERİNE YANSIMASI: BİR GAZETE ÖRNEĞİ(Seda UYAR, 2022) Arslan, Tuba; Şahin, DilekCovid-19 hastalığının anlaşılıp açıklanmasında yazılı basının önemli bir temsil alanı olduğunu söylemek mümkündür. Covid-19’un ciddi bir sağlık sorunu olarak tanımlanması ve tüm dünyayı etkisi altına alması nedeniyle yazılı basın açısından da önemli bir haber nesnesi haline dönüşmüştür. Yapılan çalışmada, Covid-19’a yönelik haberleri tespit etmek için yüksek tirajlı bir gazete incelenmiştir. Verileri analiz etmek için gazetenin resmi internet sayfalarında yer alan mevcut arşivlerine yeniden eskiye sıralanarak ulaşılmıştır. Araştırmada gazetenin 1 Eylül - 30 Eylül 2020 tarihleri arasında günlük yayım yapan Covid-19 konulu 552 gazete haberine erişilmiştir. Gazete haberlerinden 462 tanesi ‘’Covid-19’a yönelik açıklama yapan’’ haberleri kapsarken, 90 tanesi ‘’Covid-19’a yakalanan pozitif vakaları’’ kapsamaktadır. Toplanan verileri ise analiz edebilmek için MAXQDA 2020 nitel veri analiz programına yüklenilmiş ve betimsel istatistiki yöntemler sayesinde analizi gerçekleştirilmiştir. MAXQDA 2020 nitel veri analiz programında tematik kodlama yapılarak içerik analizi değerlendirilmiş ve bulgular yorumlanmıştır. Çalışmanın sonucuna göre ise; Covid-19’la ilgili Türkiye’nin genelini yansıtabilecek çalışmalarda saptanan sonuçlarla benzerlik göstermektedir.Öğe DOKTORLARIN ÇALIŞMA YAŞAM KALİTESİNİN ÖRGÜTSEL BAĞLILIK VE İŞTEN AYRILMA NİYETİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ(2021) Kayral, İbrahim Halil; Şahin, Dilek; Ekici, ZeynepDoktorların çalışma ortamlarına ilişkin algıları onların çalıştıkları kuruma karşı tutumlarını ve sundukları sağlık hizmetinin kalitesini etkilemektedir. Bu araştırmanın amacı, kamu bünyesinde hizmet veren bir üniversite hastanesinde çalışan doktorların çalışma yaşam kalitesi, örgütsel bağlılık ve işten ayrılma niyetlerinin saptanması ve çalışma yaşam kalitesinin örgütsel bağlılık ve işten ayrılma niyeti üzerindeki etkisinin belirlenmesidir. Araştırma bir üniversite hastanesinde gerçekleştirilmiş, doktorların tamamından veri toplanması hedeflenmiş, çalışmada gönüllülük esasına uygun olarak 173 doktordan anket aracılığıyla veri toplanmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizi sonucunda çalışma yaşam kalitesi arttıkça örgütsel bağlılığın arttığı (R 2=0,172, p<0,05) ve çalışma yaşam kalitesi arttıkça işten ayrılma niyetinin azaldığı saptanmıştır (R2=0,171, p<0,05).Öğe Dönüşümcü liderliğin görev performansına etkisi: sağlık sektöründe bir araştırma(2024) Arslan, Tuba; Şahin, DilekSağlık hizmetleri sunumunda her geçen gün yeni teknoloji, metot ve çevre koşullarıyla karşı karşıya kalınmaktadır. Bu ise sağlık hizmeti sunan kuruluşların yeniden yapılanmasını ve karşılaşılan problemlerin çözülmesi gereğini ortaya çıkarmaktadır. Bunu gerçekleştirmek için dönüşümcü liderliğe ve yüksek performans gösteren sağlık çalışanlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu araştırmanın amacı; yöneticilerin sağlık çalışanlarına gösterdiği dönüşümcü liderlik davranış stili ile görev performansı arasındaki ilişkiyi belirleyebilmektir. Araştırma verileri bir devlet hastanesinde gönüllü olarak araştırmaya katılmayı kabul eden 210 sağlık çalışanından toplanmıştır. Veriler anket aracılığıyla kesitsel olarak toplanmıştır. Araştırmada ölçeklere ait geçerlilik ve güvenilirlik testlerinden sonra değişkenlerin analizine yönelik korelasyon ve çok değişkenli hiyerarşik regresyon analizi yapılmıştır. Araştırma sonucunda dönüşümcü liderlik ile görev performansı arasında pozitif yönlü ve istatistiki olarak anlamlı bir ilişki bulunurken, demografik değişkenler ve görev süresi ile performans arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (p<0,05). Sağlık çalışanlarındaki görev performansının %18’i dönüşümcü liderlik tarafından açıklanmıştır.Öğe DUYGUSAL ZEKÂ VE SOSYAL PROBLEM ÇÖZME BECERİSİ ARASINDAKİ İLİŞKİDE GÜNLÜK YARATICILIĞIN ARACI ROLÜ(2021) Şahin, DilekBireylerin başarısı, kendi ve başkalarının duygularını anlaması, dengeleyebilmesi ve yönetebilmesine bağlıdır. Çalışanlar günlük yaşamda sosyal problemlerle sık karşılaşırlar, bu problemler karşısında duygularını yöneterek alternatif çözümler üretmek durumunda kalırlar. Bu araştırmanın genel amacı, duygusal zekâ ve öz/ günlük yaratıcılığın sosyal problem çözme becerisi üzerindeki etkisinin incelenmesi ve duygusal zekâ ve sosyal problem çözme becerisi arasındaki ilişkide günlük yaratıcılığın aracı rolünün belirlenmesidir. Araştırma, kesitsel olarak Sağlık Yönetimi Bölümü öğrencilerinin katılımı ile sürdürülmüştür. Veri toplama aracı olarak Sosyal Problem Çözme Becerisi Ölçeği, Kaufman Alanları Yaratıcılık Ölçeği ve Duygusal Zekâ Özellik Ölçeği–Kısa Formu kullanılmıştır. Analizler sonucu duygusal zekâ ve öz/ günlük yaratıcılık ve sosyal problem çözme becerisi arasında anlamlı, orta düzeyde ve pozitif ilişkiler olduğu, duygusal zekâ ile sosyal problem çözme becerisi arasındaki ortaya çıkan ilişkide ise günlük yaratıcılığın aracı etkisi olduğu belirlenmiştir. Bu araştırma, duygusal zekânın öz/ günlük yaratıcılık ve sosyal problem çözme becerisi üzerindeki etkisini belirleme açısından anlamlıdır.Öğe Evaluation of Caregiver Burden in Patients with Alzheimer’s Disease(Istanbul University, 2023) Dilek, Filiz; Ünal, Aysun; Şahin, DilekObjective: This descriptive study was carried out to evaluate the caregiver burden of disease in patients with Alzheimer’s disease (pwAD). Materials and Methods: The research was carried out with 30 Alzheimer patients and caregivers followed in the neurology outpatient clinic of a university hospital between July 2021 and September 2021. Alzheimer patient’s research data were collected with Patient information form, Neuropsychiatric Inventory, Clinical Dementia Rating Scale, The Physical Self-Maintenance Scale and Activities of Daily Living Scale. Caregivers applied the Caregiver information form, Beck Depression Scale, Beck Anxiety Scale, and Caregiver Burden Scale. Data analyses were done with the SPSS 18.0 computer program. Results: The mean age of Alzheimer’s patients was 76.54±7.79 years, 50% were women and the mean year of diagnosis was 2.38±1.98. The mean age of caregivers was 56.50±17.89, 83.3% were women, 83.3% were married and 66.3% were housewives. It was found that the burden of caregiving increased as the patients’ behavioral problems, forgetfulness levels, disease stage and dependency level in daily living activities increased (p <0.01). Conclusion: The burden of care in Alzheimer’s disease is positively related to the dependence of the patient on the caregiver and higher care burden increases the level of anxiety and depression in caregivers. Therefore, caregivers of AD patients need education and social support to ease the burden of care.Öğe Factors Affecting the Demand for Family Medicine: Evidence for Behavioral Model from Turkey Data(2021) Şahin, Dilek; Terzi, Melek; Yıldız, Hasan Hüseyin; Kurutkan, Mehmet Nurullah; Arslan, TubaThis study aims to investigate the effects of chronic diseases and socio-economic factors on the demand for family medicine. The basic approach used is Andersen's behavioral health model. The variables used in the analysis were obtained from the “TurkStat Health Survey” micro data set for 2016. Three models were established to determine the degree of chronic disease data and socio-economic variables affecting health demand. Binary Logit regression analysis was used in the analysis of models. The variables such as gender, age, employment status, learning difficulties, concentration problems, treatment costs covered by the Social Security Institution (SGK), having a reliable relative, receiving help from neighbors, delaying health care appointments, having chronic hypertension and diabetes are the variables that influence the condition of receiving service from the family medicine (pÖğe İş yerinde iyilik hali ölçeğinin kısa formunun geçerlilik ve güvenilirlik çalışması(2023) Şahin, Dilek; Arslan, TubaBu çalışmanın amacı, Smith & Smith (2017a) tarafından hazırlanan İş Yerinde İyilik Hali Ölçeğinin Kısa Formunu (A Short Questionnaire To Measure Wellbeing At Work (Short-SWELL)) sağlık çalışanlarının iş yerinde iyilik halini ölçmek için Türkçeye uyarlama, geçerlik ve güvenirlik çalışmalarını yapmaktır. Araştırma grubu bir devlet hastanesindeki 452 adet sağlık çalışanından oluşmaktadır. Araştırma bir ölçek uyarlama çalışması olduğu için öncelikle dil geçerliği, kapsam geçerliliği, yapı geçerliği ve güvenirlik analizleri incelenmiştir. Ölçeğe ait Açımlayıcı Faktör Analizi sonuçlarına göre ölçeğe ait toplam varyansın %67,11’ini açıklayan iki faktörlü bir yapı elde edilmiştir. Doğrulayıcı Faktör Analizi, uyum indekslerine bakıldığında CMIN/DF=3.885, RMSEA=0,08, NFI=.953, CFI=.964, AGFI=.910, GFI=.951 olarak bulunmuştur. Ölçeğin güvenirliğini belirlemek için yapılan toplam iç tutarlılık katsayısı ise 0.798 bulunmuştur. Araştırma kapsamında İş Yerinde İyilik Hali Ölçeğinin Kısa Versiyonunun Türk kültüründe sağlık çalışanlarının iş yerinde iyilik hali düzeyini ölçmek için kullanılabilecek bir ölçüm aracı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Öğe KANITA DAYALI SAĞLIK POLİTİKALARI(Cenay Babaoğlu, 2022) Kara, Nurdan Oral; Şahin, DilekSağlık politikalarında kararları gerekçelendirmenin yolu kanıta dayalı karar verme ile mümkündür. Bu bağlamda kanıta dayalı tıp uygulamalarının hasta düzeyinde, kanıta dayalı sağlık politikası uygulamalarının ise toplum düzeyinde olduğu bilinmektedir. Kanıta dayalı karar verme sürecinde bilgi ve kanıtlara ulaşma yolları ile kanıtları kullanma yollarının bilinmesi önemlidir. Bu seçenekler, en uygun kanıt kaynaklarına ulaşmak için uluslararası arenada halen tartışılmaktadır. Kanıta dayalı politika oluşturma süreci Türkiye'de henüz yeni bir kavram olmakla birlikte sağlık alanında önemli gelişmelerin olduğu görülmektedir. Bu çalışmada kanıta dayalı sağlık politikası kavramsal olarak tartışılmaktadır. Bu kapsamda sağlık politikaları ve kanıta dayalı sağlık politikaları, bilgi ve kanıt kaynakları, kanıta dayalı sağlık politikalarının uygulanma süreci, kanıta dayalı tıp ve sağlık teknolojisinin değerlendirilmesi ve son olarak Türkiye'deki kanıta dayalı sağlık politikası uygulamaları ele alınmıştır.Öğe KRONİK HASTALIKLARIN VE ÇEŞİTLİ DEMOGRAFİK FAKTÖRLERİN HASTALIĞA BAĞLI DEVAMSIZLIĞA ETKİSİ(2020) Şahin, Dilek; Kurutkan, Mehmet Nurullah; Kara, OğuzBu çalışmanın amacı, kronik hastalıkların ve çeşitli demografik faktörlerin hastalığa bağlı işe gidilemeyen gün sayısını (işteki devamsızlığı) etkileme derecesini tespit etmektir. 2016 “TÜİK Sağlık Araştırması” verileri ile üç model kurgulanmıştır. On üç kronik hastalığa ait verilerin ve sosyo demografik faktörlerin işe gidilemeyen gün sayısını etkileme derecesini tespit etmek için Kantil Regresyon analizi gerçekleştirilmiştir. Kroner kalp hastalığının, inme, karaciğer yetmezliği ve depresyonun araştırma kapsamında kurulan her üç modelde devamsızlığı etkileyen kronik hastalık grupları arasında olduğu belirlenmiştir. Bunun yanında ağrının hayatı engelleme durumu arttıkça devamsızlık süresinin arttığına yönelik ilişki tespit edilmiştir. Eğitim düzeylerinin orta kantil düzeylerinde devamsızlığı azaltıcı etkisi bulunmakta iken, gelir düzeylerindeki ve yaştaki artış orta ve üst kantillerde devamsızlığı arttırdığı görülmektedir. Yürüme değişkenin ise orta düzey kantilde devamsızlığı azaltıcı etkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Çalışma şeklinin yarı zamanlı olmasının da devamsızlığı azalttığı belirlenmiştir (p<0,05). Çalışma sonuçlarına göre, kronik hastalıkların doğrudan maliyetler yanında hastalığa bağlı iş günü kayıplarıyla da dolaylı maliyetleri arttırdığı tespit edilmiştir. Karar vericiler özellikle işe bağlı devamsızlığı azaltmak için kroner kalp hastalığı, inme, depresyon ve karaciğer yetmezliği hastalıklarını önleme çalışmalarına öncelik vermelidir. Ağrı yönetimi her sağlık kurumunda planlanmalıdır. Son olarak yürüyüşün hastalığa bağlı devamsızlığı azalttığı desteklenmelidir. Hareketli yaşam tarzını destekleyen sağlığı geliştirme programlarına politika yapıcılar tarafından kaynak aktarılmalıdır.Öğe Kronik Hastalıklar İşe Devamsızlığı Ne Kadar Etkilemektedir?(2020) Şahin, Dilek; Kurutkan, Mehmet Nurullah; Kara, OğuzBu çalışmanın amacı kronik hastalıkların ve sosyo-demografik faktörlerin işe devamsızlık üzerindeki etkilerini belirlemektir. Kronik hastalığa ait verilerin ve sosyo-demografik değişkenlerin devamsızlığı etkileme derecesini tespit etmek için üç model kurulmuştur. Modellerin analizinde Binary Logit Regresyon analizi kullanılmıştır. Analizde kullanılan değişkenler 2016 yılına ait “TÜİK Sağlık Araştırması” mikro veri setinden elde edilmiştir. Kişide kroner kalp hastalığının varlığı, inme-felç hastalığı, bel ve boyun bölgesi problemleri, alerji ve böbrek hastalığının işe devamsızlığı arttırdığı belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre kronik hastalıkların ve sosyo-demografik değişkenlerin hastalık devamsızlığında etkili olduğu belirlenmiştir.Öğe Laboratuvarlar Tarafından Reddedilen Hasta Numunelerinin Kök Neden Analizi: 21 Adım Uygulaması Örneği(2023) Arslan, Büşra; Şahin, DilekAmaç: Kök neden analizi, sağlık hizmetlerinde ramak kala ve istenmeyen olayların nedenlerini, sistematik bir yaklaşımla analiz etmek için yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada, reddedilen numunelerin kök nedenlerinin belirlemesi, düzeltici/önleyici eylemlerin tanımlaması ve önerilen iyileştirme eylemlerinin uygulanmasına ve etkililiğinin değerlendirilmesine yardımcı olacak bir eylem planının oluşturulması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: 21 adım uygulaması yönteminde gözlem, görüşme, doküman ve kayıt inceleme teknikleri uygulanmıştır. Akış Şeması tekniği ile süreç adımları görselleştirilmiş ve reddedilen numunelerin nedenleri ekip üyeleri ile analiz edilmiştir. Tespit edilen nedenler, Balık Kılçığı Diyagramı tekniği ile görselleştirilmiş ve reddedilen numuneler için risk azaltma stratejileri ve iyileştirme eylemleri Hata Türleri ve Etkileri Analizi yöntemi ile belirlenmiştir. İyileştirme eylemlerinin gücünü değerlendirmek için Eylem Hiyerarşisi aracı kullanılmıştır. Bulgular: Reddedilen numunelerin kök nedenleri; oryantasyon ve eğitim uygulamaları yetersizliği, politika ve prosedürlerin uygulanabilirliği, izleme ve değerlendirme eksikliği, verimsiz süreç akışı ve ekipman eksikliği olarak belirlenmiştir. Bu kök nedenlere yönelik toplam 11 iyileştirme eylemi belirlenmiş ve planlanmıştır. Gerçekleştirilen Hata türleri ve Etkileri Analizinde sunulan temel önlemlerle genel olarak risk puanlarında yaklaşık %64,5’lik azalış olacağı öngörülmüştür. Sonuç: Genel olarak 21 adım yönteminin ayrıntılı rehberlik sunarak kök nedenleri belirlemede uygun olduğu bulunmuştur.Öğe ÖDEME GÜÇLÜĞÜNE BAĞLI KARŞILANAMAYAN TIBBİ BAKIM İHTİYACI(Dünya Kongre, 2022) Terzi, Melek; Kurutkan, Mehmet Nurullah; Şahin, Dilek; Kara, OğuzAmaç: Bu çalışmanın amacı kronik hastalıkların ve sosyo-ekonomik faktörlerin tıbbi bakımda ödeme güçlüğü üzerindeki etkilerini belirlemektir. Yöntem: Analizde kullanılan değişkenler 2016 yılına ait “TÜİK Sağlık Araştırması” mikro veri setinden elde edilmiştir. Kronik hastalığa ait verilerin ve sosyo-ekonomik değişkenlerin tıbbi bakımda ödeme güçlüğünü etkileme derecesini tespit etmek için üç model kurulmuştur. Modellerin analizinde Binary Logit Regresyon analizi kullanılmıştır. Bulgular: Tıbbi bakımda ödeme güçlüğü açısından yaş, eğitim, hane geliri, tedavi masrafı SGK, tedavi masrafı GSS, tedavi masrafı diğer, çalışmama nedeni, iş sürekliliği, çalışma şekli, genel sağlık durumu, 6 aydan uzun hastalık durumu, yaşamsal faaliyet kısıtlama, astım, bronşit, koroner kalp yetmezliği, arthosis, bel bölgesi, boyun bölgesi, alerji, karaciğer yetmezliği, böbrek, depresyon, diğer kronik hastalıklar, gözlük kullanma, bedensel ağrı durumu, ağrının hayatı engellemesi, bunalım, değersiz hissetme, son 12 ay yataklı hizmet alma, son 12 ay günübirlik hizmet alma, kendi kararıyla ilaç kullanımı, kolestrol ölçülme, kan şekeri ölçülme, gaitada gizli kan testi ölçülme, gecikme randevu, ödeme güçlüğü diş bakım, ödeme güçlüğü ilaç, ödeme güçlüğü ruh tedavisi, tütün kullanım durumu ve tütün dumanı maruziyeti etkili olmuştur (p 0,8). Sonuç: Araştırma sonuçlarına göre kronik hastalıkların ve sosyo-ekonomik değişkenlerin tıbbi bakım ödeme güçlüğünde etkili olduğu belirlenmiştir. Politika yapıcılar, farklı kronik durumların, demografik ve ekonomik yapının karşılaştırmalı yüküne ilişkin ekonometrik modellere dayalı kanıtlardan faydalanabilir.Öğe PRESENTEEİSM (İŞTE VAR OLAMAMA) İLE ALGILANAN ÖRGÜTSEL DESTEK, KORKU İKLİMİ VE DİNÇLİK ARASINDAKİ İLİŞKİ(Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, 2021) Şahin, Dilek; Aydın, ŞuleBu çalışmanın genel amacı presenteeism (işte var olamama) ile korku iklimi, algılanan örgütsel destek ve dinçlik arasındaki ilişkileri ortaya koymaktır. Veriler 423 hemşireden anket aracılığıyla toplanmıştır. Verilerin analizinde Yapısal Eşitlik Modeli kullanılmıştır. Yapılan analiz sonuçlarına göre korku ikliminin pozitif yönde ve algılanan örgütsel desteğin negatif yönde işte var olamama üzerinde etkisi olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte, işte var olmama ve algılanan örgütsel desteğin pozitif yönde, korku ikliminin ise negatif yönde dinçlik üzerinde etkili olduğu belirlenmiştir. Araştırma kapsamında örgütsel faktörlerin işte var olamama üzerinde etkili olduğu belirlenmiş ve bu sonuçlara dayanarak bir model ortaya konulmuştur.Öğe Sağlığı Geliştirme Programlarının İşte Var Olamama (Presenteeism) Üzerindeki Etkisine Yönelik Alanyazın İncelemesi(2019) Şahin, Dilekİşte var olamama (presenteeism) genelde verimliliğin düşmesine neden olabilecek hastalık, yaralanma, anksiyete vb. durumlara rağmen çalışmak için işe gelinmesi olarak tanımlanmaktadır. Yapılan araştırmalar bu durumun devamsızlıktan daha fazla verimlilik kayıplarına yol açtığını saptamıştır. Sağlığı geliştirme programı ise birişyerinin sunduğu sağlık, güvenlik ve sağlıklı yaşam etkinliklerinin tamamıdır. Bu makalenin amacı, sağlık nedenlerine bağlı ortaya çıkan işte var olamamanın önlenmesine yönelik sürdürülmüş olan sağlığı geliştirme programlarının etkililiğinin incelenmesidir. Bu çalışma alanyazın taramasına dayalı olarak hazırlanmıştır.Elektronik veri tabanlarında yapılan tarama sonucunda, araştırmanın amaç ve kriterlerine uygun 16 araştırmaya ulaşılmıştır. Elde edilen bulgularda işte var olamama durumuna bağlı verimsizliğin sağlığı geliştirme programları ile azaltılabileceğine ve bu programlara yapılan yatırımların çalışanların verimliliğini artırarak kuruma maddi getiri sağladığına dair bulgulara ulaşılmıştırÖğe The Effect of Healthcare Professionals’ Digital Literacy Status and Knowledge of Telemedicine on Perception of Telemedicine(Dilaver TENGİLİMOĞLU, 2023) Şahin, Dilek; Fırat, Serhat; Gezici, NurcanAim: The objective is to determine levels of digital literacy, knowledge and perception of telemedicine, becoming important with innovations in communication and information technologies, and to reveal correlations between them. Methods: In the study, data was collected cross-sectionally, via on-line and face-to-face surveys. 334 healthcare workers from one tertiary and two second-line hospitals were included in the study. Correlations between variables were tested with structural equation model. To determine differences between groups, two sample t-tests were used. Results: Knowledge of telemedicine was found to mediate the relationship between digital literacy and perception of telemedicine. In this study, perception of telemedicine (x¯= 3.392) and digital literacy level (x¯= 3.527) were found to be above average, while knowledge of telemedicine was found to be below average (x¯= 2.090). Perception of telemedicine was found to increase positively in participants with telemedicine experience (t(332) = 4.979, pÖğe Wellbeing and Work(Nova Science Publisher Inc., 2022) Şahin, DilekInterest in people’s wellbeing at work has been increasing dramatically (Baptiste, 2008). The traditional occupational health and safety perspective addresses the harmful and adverse effects of work on health and the capacity for healthcare at work and enforces laws (Buffet et al., 2013; Institution of Occupational Safety and Health, 2018; Waddell & Burton, 2006). However, the “health” aspect of work is sometimes not reflected in the policies of the organizations (Buffet et al., 2013). The wellbeing of employees has an impact on their engagement and productivity, and on their physical and mental health in general (Bennett et al., 2017; Fisher, 2014; International Labour Organization, 2021; Taris & Schaufeli, 2014). Therefore, wellbeing at work must be improved and measured (Fisher, 2014). Wellbeing means more than productivity, execution of work, or job satisfaction. In most definitions, wellbeing includes optimism, a meaningful life, prosperity, success and development (Bennett et al., 2017). This chapter serves the purpose of helping to understand the concept of wellbeing at work and to use available information wisely to create the conditions for this concept. © 2022 by Nova Science Publishers, Inc.Öğe Zihinsel Engellilerde Sağlık Okuryazarlığı: Karma Yöntem Bir Literatür Taraması(2021) Şahin, Dilek; Şahin, FeyzullahEngel, karmaşık ve çok boyutlu bir gerçektir. Dünya genelinde iki yüz milyon zihinsel engelli bireyolduğu tahmin edilmektedir. Türkiye’de ise 2.530.376 engelli birey olduğu saptanmıştır. Bireyler, engeldurumuna bağlı olarak riskli sağlık davranışlarını daha sık sergilemektedir. Engelli bireyler, sağlıklarınıkoruma ve geliştirme için sağlık hizmetlerine daha yoğun ihtiyaç duymalarına rağmen, hizmete erişimleridaha düşük düzeydedir. Hastalıklara bağlı olarak genel yaşam kaliteleri düşük ve ortalama yaşam süreleri dedaha kısadır. Sağlık okuryazarlığının geliştirilmesi engelli bireylerin sağlıklarını koruma ve geliştirme içinbaşvurulabilecek temel stratejilerden birisidir. Bu araştırmanın genel amacı hafif düzeyde zihinsel engellibireylerde sağlık okuryazarlığı konusunda 1990-2020 yılları arasında gerçekleştirilmiş olan çalışmalarınincelenmesidir. Araştırma, karma yöntem literatür taramasına dayalı olarak belirlenen ölçütlere uyan toplam19 çalışma kapsamında sürdürülmüştür. Çalışmalar incelendiğinde; dört çalışma deneysel desende, ikiçalışma betimsel desende, diğerleri (n=12) ise teorik tartışma veya derleme türünde hazırlandığı saptanmıştır.Çalışmalarda zihinsel engelli bireylerin öz yönetim algısı, sağlığı geliştirme, sağlık hizmet sunumu vehizmete erişim, ilaç kullanımı ve ağız sağlığı konuları incelenmiştir. Zihinsel engelli bireylerde sağlıkokuryazarlığı konusunda hazırlanan bu araştırmaya dahil edilen çalışmaların tamamında, hizmete erişim ve sağlıkla ilgili bilgilerin anlaşılabilirliği vurgusu yer almaktadır. Hedef grupların karar verme sürecindegüçlendirilmesine yönelik çalışma sayısı ise oldukça sınırlıdır. Çalışma sonuçlarından yola çıkarak zihinselengelli bireylerin sağlık okuryazarlıklarının geliştirilmesi için birtakım öneriler getirilmiştir.