Jeopolitik perspektiften Türkiye'nin sürdürülebilir güvenlik ve kalkınmasında nükleer enerjinin rolü ve bölgesel güvenlik boyutu

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2020

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Düzce Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Devletlerin günümüzde toplumsal refahı ve sürdürülebilir kalkınmalarını gerçekleştirebilmeleri için sürekli artış gösteren enerji taleplerini karşılamaları gerekmektedir. Bu açıdan değerlendirildiğinde Türkiye'nin sürekli artan dinamik nüfusu, şehirleşme yaşamı ve sanayi alanında yapmış olduğu yeni atılımları giderek artan enerji açığını da beraberinde getirmiştir. Enerji faktörü Türkiye'nin sürdürülebilir güvenlik ve kalkınmasının sağlanabilmesi için artık hayati öneme haiz bir güç konumundadır. Bu kapsamda Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu enerjiyi karşılamak, enerjide dışa bağımlılığını azaltmak ve ithal enerji kaynaklarında enerji arz güvenliğini sağlayabilmek için bir yandan kaynak çeşitliliği, tedarikçi ülke ve güzergâh çeşitliliği gibi uluslararası birçok alanda çalışmalarını sürdürürken, diğer yandan ise egemenlik sınırları içerisinde yürütmüş olduğu milli enerji hamleleri ile yeni enerji yatakları arama, kullanımdaki mevcut enerji kaynaklarının kapasitelerini iyileştirme, yenilenebilir ve nükleer gibi alternatif enerji kaynaklarına yönelik yatırımlarını arttırma stratejileriyle enerji arz-talep dengesini sağlamaya çalıştığı görülmektedir. 21. Yüzyıl Türkiye'sinin enerji üretim kapasitesini ve kaynak çeşitliliğini artırabilmek için yürüttüğü en önemli projesi ''Nükleer Güç Santrali'' kurma projesidir. Türkiye tüm engellemelere rağmen uzun zamandır istediği nükleer teknolojiye sahip olma konusundaki yürütmüş olduğu başarılı ve somut çalışmaları ile ulusal güvenliği ve küresel güç mücadelesinde stratejik öneme sahip bir güç çarpanı olan nükleer teknolojiyi elde etmeyi hedeflemektedir. Bu çalışmada Türkiye'nin temel enerji politikaları kapsamında sürdürülebilir güvenlik ve kalkınmasında nükleer enerjinin gereklilik durumu ile bölgesel güvenlik boyutu sorunsalı jeopolitik bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Bu bağlamda çalışmanın hipotezi; nükleer enerjinin jeopolitik açıdan Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınması ve güvenliğinde vazgeçilmez ve zorunlu bir kaynak olduğu, ayrıca nükleer enerjinin bölgesel güvenliğe katkı sağlayacağı savından oluşmaktadır. Yine araştırmada nükleer enerjinin Türkiye'de hem barışçıl hem de askeri güç kapsamında kullanılmasının çok boyutlu değerlendirmesi yapılarak etki ve sonuçlarının neler olduğunun tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışma temelde nitel araştırma yöntemine göre yapılmış olup, yerli ve yabancı literatürden faydalanılarak veriler kaynak taraması yoluyla elde edilmiştir. Ayrıca çalışma enerji alanında faaliyet yürüten ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşların istatistik raporlarının analiz edilmesi sonucu oluşturulan grafik ve tablolar kullanılarak desteklenmiştir. Türkiye'nin nükleer enerjiye sahip olması sonucunda; enerji kaynak çeşitliliğinin sağlanarak enerji arz güvenliğine ciddi katkı sağlayacağı, enerjide ortalama % 75 oranında dışa bağımlı olan ülkemizin enerji kaynağı ithalinin azalması sebebiyle önemli bir dış ticaret açığını kapatacağı, bu bağlamda daha esnek ve bağımsız bir dış politika yürütebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle nükleer enerjiye sahip olmanın Türkiye açısından bir tercihten ziyade bir mecburiyet olduğu değerlendirilmiştir. Yine Türkiye'nin nükleer enerji alanında yürüttüğü projeler ile teknik altyapısının geliştirilmesi sonucu ve yetiştirdiği nitelikli insan kaynakları sayesinde ileri teknoloji gerektiren hem ağır sanayisinin gelişmesine, hem de inşaat, çelik üretimi, tarım, tıp, savunma ve uzay gibi sektörlerin gelişimine ve ülkenin kalkınmasına önemli katkı sağlayacağı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca Türkiye'nin nükleer alanda kazandığı tecrübe ve bilgi birikimiyle birlikte imkân ve şartların olgunlaşması durumunda yakın gelecekte hem kendi yeraltı kaynaklarını kullanabileceği, yerli imkânlarla ''Nükleer Güç Santrali'' yapabilmesi, hem de askeri alanda yürütebileceği nükleer güç çalışmalarına zemin hazırlaması açısından ve milli güç unsurlarının nükleer güç çarpanıyla desteklemesi bakımından önemli bir kazanım elde edeceği görülmektedir. Çalışmada Türkiye'nin bölgesel gerçekleri ve jeopolitik durumu nazara alındığında nükleer enerjinin ekonomik olduğu kadar aynı zamanda bir güvenlik meselesi olduğu, bu sebeple Türkiye'nin bölge ülkeleri ile karşılaştırmalı üstünlüğü bakımından nükleer güce sahip olmasının zorunlu olduğu görülmüş ve nükleer enerjinin Türkiye'nin güvenlik ve kalkınmasında vazgeçilmez bir enerji kaynağı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
States are responsible for meeting the continuous growth in the demand of energy in order to realize social welfare and sustainable developments. In this perspective, Turkey's ever growing dynamic population, urban life and new developments in the industrial field has also generated a gradual increase in energy demand. The energy factor has become a vital resource in securing Turkey's sustainable security and development. In this context, while Turkey continues its research internationally in many fields including diversity in its supplying countries and routes to meet its energy demand, reducing its foreign dependency on energy and ensuring the security of supplies of imported energy sources on one hand, on the other hand we see that Turkey is attempting to provide the supply-demand balance in energy with its strategies of searching for new energy sources with its national energy moves conducted within its own borders; improving the capacity of existing energy sources and increasing investments for alternative energy sources such as renewable and nuclear energy. The most important project planned to increase the energy production capacity and resource diversity in the 21st century Turkey is the "Nuclear Power Plant" establishment project. Despite all the drawbacks, with its successful and substantial efforts in possessing the long awaited nuclear technology, Turkey aims to secure a power factor nuclear technology that will have strategic importance in its national security, and raise its status as a global power. In this study, the necessity of nuclear energy in sustainable security and development as a part of Turkey's main energy policies and the question of the dimension of regional security will be assessed from a geopolitical perspective. In this respect, the hypothesis of the study forms the argument that in geopolitical terms nuclear energy is an essential and indispensible source for Turkey's sustainable development and security, and nuclear energy will also contribute to regional security. This study also aims to determine the effects and results of both the peaceful and military use of nuclear energy in Turkey by conducting a multidimensional evaluation. Basically, this study was carried out according to qualitative research method and data was obtained from literature reviews using both local and foreign literature. In addition, the study was also supported using graphics and tables formed as a result of the analyses of statistic reports by national and international institutions and organizations that are active in the energy field. As a result of Turkey possessing nuclear energy, it is concluded that this will contribute significantly to energy demand security by providing a resource diversity; fill a significant gap in foreign trade due to the reduction in the energy resource imports of Turkey that is on average 75% dependent on imported energy, and subsequently will be able to enforce more flexible, independent foreign policies. Therefore, possessing nuclear energy is considered to be a requirement for Turkey rather than a preference. As a result of the projects developed by Turkey in the nuclear energy field together with the development of technical infrastructure, and owing to the qualified human resources it was concluded that this will contribute significantly not only to the development of heavy industry, but also the development of sectors including construction, steel production, agriculture, medicine, defense and space, and therefore the development of the country. Moreover, with the accumulation of experience and information Turkey has gained in the nuclear field, providing there is an improvement in opportunities and conditions it appears that in the near future the country will secure a major achievement both in terms of establishing a "Nuclear Power Plant" with its own resources where Turkey will be able to use its own underground sources and preparing the groundwork for nuclear power research for development in the military field, and in terms of supporting the national power factors with nuclear energy. Taking the regional facts and geopolitical situation of Turkey into consideration, in this study it was concluded that nuclear energy is not only more economical, but at the same time a security requirement; so in terms of the comparative advantages over other regional countries, it is essential that Turkey has its own nuclear power and nuclear energy is an essential source of energy for both the security and development of the country.

Açıklama

YÖK Tez No: 652294

Anahtar Kelimeler

Uluslararası İlişkiler, International Relations

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Koleksiyon