Düzce Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi

Bu koleksiyon için kalıcı URI

https://hdl.handle.net/20.500.12684/15774

Listeleniyor 1 - 20 / 59

The Relationships Between Height, Body Weight, Stroke Length, Vertical Jump, Anaerobic Power Values and Freestyle and Breaststroke Technical Swimming Performance in Children Swimmers
(Düzce Üniversitesi, 2024) Yavaş, Birsen; Karadenizli, Zeynep İnci
The aim of the research is to examine the relationships between height, body weight, stroke length, vertical jump, anaerobic power values and 50-meter freestyle and 50-meter breaststroke technical swimming performance in swimmers in the 7-11 age group. Eight child from Düzce Doğa Water Sports Club participated in the study. Participants were children who had been receiving regular swimming training for 1 year and practiced 2 days. Some anthropometric measurements of the participants (body weight, height, stroke length), vertical jump height, 50 m freestyle and 50 m breaststroke technical swimming performance measurements were taken. Peak power values were calculated using the formula of Harman et al. (1991). SPSS 22 was used for data analysis. Normality test was performed with Shapiro-Wilk. Due to the normal distribution of the data, the relationships between the variables were evaluated by Pearson Correlation analysis. As a result of the study, there were significant positive correlations between height and stroke length and negative correlations between height and 50 m breaststroke technical swimming speed. In addition, there was a significant positive correlation between vertical jump height and anaerobic power - peak power values (p lt;0,05). It can be suggested to coaches that height and stroke length are important criteria for performance in short distance breaststroke technical swimming in swimming talent selection.
The Relationships Between Ski Athletes' Age And Their Perceived Social Support
(Düzce Üniversitesi, 2024) Yüzgül, Nazlıcan; Arısoy, Abdullah; Pepe, Osman
The aim of the study is to examine the relationship between age levels and perceived social support levels of ski athletes. The population of the study consisted of 526 athletes actively participating in races. The sample group consisted of 154 athletes in the age range of 16,916±3,975, randomly selected from this competitive group. Participants were asked to fill out a personal information form and the perceived social support scale found in the literature.The data obtained were analyzed in a computer environment with the package program SPSS 22.00. Pearson ® correlation analysis was applied to determine the relationships between the data.As a result, it was determined that there was a low negative correlation between the age levels of ski athletes and their perceived social support levels. This situation is thought to be due to the fact that ski athletes want to solve the difficulties they may encounter individually, rather than receiving social support, due to their personal development and increasing experience as they get older.
THE EFFECT OF INDIVIDUAL CREATIVITY ON COPING ATTITUDES: A RESEARCH ON ELITE LEVEL INDIVIDUAL AND TEAM SPORTS ATHLETES
(Düzce Üniversitesi, 2023) Yıldız, Nuh Osman; Kula, Hale; Kaçay, Zülbiye; Soyer, Fikret
The main purpose of the study was to examine whether there was a significant relationship between the individual creativity characteristics and coping attitudes of elite sports (individual/team) athletes.The method of the research was determined based on the causal comparison and relational screening model. The sample group of the research was represented by a total of 158 national athletes, 96 males and 62 females, each of whom were doing elite sports in their own branch (individual/team). In the research, “Individual Creativity Scale (ICS)” adapted to Turkish culture by Yıldız et al. (2022), and “Coping Attitudes Evaluation Scale (COPE)” developed and adapted into Turkish by Dicle and Ersanlı (2015) were used. As a result of the findings, no significant difference was determined between the age variable and the duration of doing sports, and individual creativity, coping attitudes (p gt;0.05). Also, there was no significant difference between the coping attitudes of the participants who did sports at the elite level and the gender variable (p gt;0.05). In the study, a positive relationship was determined between individual creativity and coping attitudes (p lt;0.05). In addition, as a result of the research, the mean level of individual creativity of females was determined to be higher than that of males according to the gender variable (p lt;0.05). Finally, as a result of the findings obtained from this relationship, it is thought that the significant difference in the creativity levels of females compared to males can also affect their coping attitudes in a positive and meaningful way.
Üniversite Öğrencilerinin E-Spor Katılım Motivasyonlarının İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2022) Üstün, Ferhat; Öz, Nazlı Deniz; Önal, Fatih; Demirci, Yunus Emre; Akbaba, Sezer
Bu çalışmanın amacı özellikle Z kuşağı arasında popülaritesi birçok konvansiyonel spor branşını geçen, spor ekonomisindeki pazar payını her geçen gün büyüten modern zaman serbest zaman değerlendirme ve kariyer olanağı olarak görülen E-spor’a bireylerin katılım motivasyonlarını Z kuşağı temsili olarak üniversite öğrencilerinde araştırmaktır. Bu amaçla çalışmaya 2021-2022 eğitim öğretim döneminde Selçuk Üniversitesi merkez kampüste eğitim gören 299 (Nkadın=138, Nerkek=161) öğrenci gönüllülük esasıyla katılım sağlamıştır. Tarama (survey) modeli esas alınarak yürütülen bu çalışmada; geçerlilik-güvenilirlik çalışması Öz ve Üstün (2019) tarafından yapılmış olan “E-spor Katılım Motivasyonu Ölçeği (EKMÖ)” uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde ve hesaplanmış değerlerin bulunmasında SPSS 22.0 istatistik paket program kullanılmıştır. Demografik bilgiler yüzde, ortalama ve standart sapmalar verilerek özetlenmiştir. Veriler normal dağılım gösterdiğinden ikili küme karşılaştırmaları için bağımsız grup t testi, ikiden fazla küme karşılaştırmaları için Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Bu çalışma kapsamında ölçek güvenirlik katsayısı .98 olarak hesaplanmıştır. Sonuç olarak cinsiyet, yaş, günlük oyun oynama süresi değişkenlerine göre istatistiki olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Bu sonuçlar ışığında bireylerin E-spor’a katılım motivasyonlarının gelişimsel özellikleri destekleme, rekabet ve kaçış ortamı sağlama, serbest zaman değerlendirme üzerinde yoğunlaştığı tespit edilmiştir. Üniversiteler, bağlı topluluklar ve takımların artışı göz önüne alındığında ilginin gün geçtikçe artacağı öngörülmektedir.
Türkiye Kadınlar Hentbol Süper Liginde Ev Sahibi Olma Avantajı
(Düzce Üniversitesi, 2024) Sucular, Enes; Ege, İlyas Ersin
Sporda müsabaka analizi, başarının anahtarı haline gelmiştir. Bu analizler ile takımın güçlü ve zayıf yönleri ortaya çıkmaktadır. Bu sayede takımların geliştirilmesi gereken noktaları belirlenir. Bu çalışmada Türkiye Kadınlar Hentbol Süper Liginde ev sahibi olma avantajının analizi yapılarak incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada, Türkiye Kadınlar Hentbol Süper Liginde son 7 sezonda oynanan müsabakalar (2015/2016- 2022/2023) ev sahibi olma avantajı açısından değerlendirilmiştir. Çalışmamızın verilerini açık erişimli olarak yayınlanan THF (Türkiye Hentbol Federasyonu) resmi internet adresinden alınmıştır. Araştırmada kapsamında yedi sezondaki toplam 1712 müsabaka incelenmiştir. Yapılan analizler sonucunda, Son 7 sezonun verileriyle hesaplanan ev sahibi olma avantajı %53,27 olarak bulunmuştur. Türkiye Kadınlar Hentbol Süper Liginin son 7 sezonunda (2016/2023) ev sahibi olma avantajının, 2022-2023 sezonu hariç kalan 6 sezonda benzer eğilimler göstermektedir. 2016-2017 sezonunda en düşük (%49,17) ev sahibi olma avantajına, 2022-2023 sezonunda ise en yüksek (%60,04) orana ulaşmıştır. Ev sahibi olma avantajı dikkate alınarak hentbolda verimli bir şekilde kullanılabilmesi durumunda takımların başarılarına etki eden bir faktör olduğu görülmüştür.
Sporcuların Yaralanma Kaygılarının Spora Bağlılıklarına Etkisi
(Düzce Üniversitesi, 2023) Somoğlu, Mustafa Barış; Albayrak, Ahmet Yilmaz; Öztaş, Mehmet; Taşkın, Serdar; Taşkın, Sevim
İnsanların yaptıkları işe karşı geliştirdiği tutum, davranış ve duygular, o işe karşı bağlılıklarının göstergesidir. Fakat birey, yaptıkları iş ile ilgili her zaman yaralanma ve kötü bir şey yaşama hissi, kaygısı yaşamaktadır. Bu düşünceden hareketle bu çalışmanın amacı sporcuların yaralanma kaygılarının spora bağlılıklarına etkisini ortaya koymak, belirlenen değişkenler açısından incelemektir. Mevcut araştırmada kesitsel-tarama yöntemi uygulanması öngörülmüştür. Araştırmanın örneklemi kolay örneklem belirleme yöntemiyle, 2022-2023 yılları arasında aktif olarak spor yapan 85 (%32)’si kadın ve 181 (%68)’i erkek olmak üzere toplam 266 sporcu oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Spora Bağlılık Ölçeği” ve “Spor Yaralanması Kaygı Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin analizi için betimsel istatistik, T-Testi, ANOVA ve Korelasyon testi kullanılmıştır. Analizlerin uygulanabilirliğine basıklık ve çarpıklık değerleri göz önünde bulundurularak karar verilmiştir. Araştırma katılım sağlayan sporcuların spora bağlılıklarının yüksek, yaralanma kaygılarının ise ortalamanın altında olduğu saptanmıştır. Katılımcıların spora bağlılıklarında spor branşı, spor yapma yılı, haftalık antrenman günü, günlük antrenman saatlerine göre anlamlı farklılıkları tespit edilirken; cinsiyet ve yaşa bağlı olarak spora bağlılıklarında anlamlı fark tespit edilmemiştir. Diğer taraftan sporcuların yaralanma kaygıları incelendiğinde cinsiyet (hayal kırıklığına uğrama kaygısı ve sosyal desteği kaybetme kaygısı), yaş (zayıf algılama kaygısı), spor yapma yılı (zayıf algılama kaygısı) ve günlük antrenman saati (hayal kırıklığına uğrama kaygısı) değişkenlerinde alt boyutlarda anlamlı farklılık tespit edilirken; spor branşı, haftalık antrenman günü ve gelir durumu değişkenlerine bağlı olarak anlamlı farklılaşma tespit edilememiştir. Diğer önemli bir sonuç ise, spora bağlılık ile spor yaralanma kaygısı arasında negatif yönlü (-0,073) düşük düzeyde anlamlı ilişki olmasıdır Sonuç olarak, spora bağlılık arttıkça yaralanma kaygısının azaldığı, spora bağlılık azaldıkça yaralanma kaygısının da arttığı söylenebilir.
Sports Injury of Elite Snowboard Athletes Evaluation of their Regions and Species
(Düzce Üniversitesi, 2023) Yılmaz, Emrah; Gezer, Abdullah
The aim of the study is to investigate the sports injuries compared by snowboarders according to injury regions and types.102 elite snowboarders, 40 men and 62 women, participated in this study. The mean age of the athletes was male 23.18±3.13 years, female 22.42±3.93 years; mean height male 178.07±7.78 cm, female 164.82±4.81 cm; mean weight of male 75.07±12.22, female 59.61±10.14 kg. was detected. In the study, a personal information form containing demographic information of snowboarders and Scandinavian Musculoskeletal Questionnaire (NMQ) were used to evaluate the injuries faced by snowboarders as data collection methods. The survey contains 67 questions, including 15 multiple choice, 46 drop-down menus, and 6 short answers. The questionnaire was created through the Google form and the athletes were filled in on a voluntary basis.In our study, the highest frequency of injury was in the hand-wrist region with 13 women (12.7%), 5 men (4.9%), respectively; 17 women (16.7%), 1 man (1%), with foot-ankle; It was detected in the knee region of 14 female (13.7%) and 3 male (2.9%) snowboarders. When the snowboarders were examined according to gender variables, statistically significant differences were found between the frequencies of waist and foot-ankle injuries from body parts (p>0.05). When the frequency of injury types according to body regions is examined; In total, it was determined that it occurred in the hand-wrist region with 17.7%, in the foot-ankle region with 17.7%, and in the knee region with 16.7%. When the total frequency of injuries is examined, it is seen that the highest rate is muscle pain with 29.5%, other with 29.5%, and without difficulty with 28.5%.As a result, it is seen that the disability areas of the elite athletes dealing with snowboarding are generally in the hand-wrist and lower extremity regions, in the foot-ankle, knee and waist regions. It is seen that these injuries usually occur in the form of strain, muscle pain and other injuries. It has been determined that the probability of encountering snowboard sports injuries of female athletes is higher than that of males. For this reason, it is suggested that female athletes should pay more attention to wrist and lower extremity joint and muscle strength exercises in snowboard training.
Ulusal ve Uluslararası Türk Judocularda Elpençe Kuvveti
(Düzce Üniversitesi, 2022) Ceylan, Bayram; Öztürk, Furkan
Bu çalışmanın amacı uluslararası ve ulusal seviyedeki judocuların maksimal el pençe kuvvetini belirlemek ve karşılaştırmaktır. Çalışmaya 18 uluslararası ve 16 ulusal seviyede erkek sporcu gönüllü olarak katıldı. Antropometrik ölçümler sonrasında sporcular 1 dakika ara ile her el için rastgele 3 kez maksimal el pençe kuvvet testini gerçekleştirdi. Grupların performanslarını karşılaştırmak için bağımsız örneklemlerde T test kullanılırken, değişkenler arasındaki ilişkiyi belirlemek için Pearson korelasyon testi kullanıldı. Analamlılık düzeyi p lt;0,05 olarak kabul edildi. Gruplar arasında vücut ağırlığı, boy, vücut kütle indeksi, sağ, sol ve toplam rölatif el pençe kuvvetinde anlamlı farklılık tespit edildi (p lt;0,05). değişkenler arasındaki ilişki incelendiğinde, vücut ağırlığı ve vücut kütle indeksi ile maksimal el pençe kuvveti arasında anlamlı ilişki tespit edildi (p=0,00). Sınıflandırma tablosu ile değerlendirildiğinde, sporcuların çoğu sağ mutlak ve rölatif, sol mutlak ve rölatif ve toplam mutlak ve rölatif el pençe kuvvetinde sıradan olarak sınıflandırıldı. Rölatif el pençe kuvveti düşünüldüğünde, uluslararası seviyedeki sporcular ulusal seviyedeki sporculardan daha iyi performans ortaya koydu, ancak ulusal seviyedeki sporcular rölatif performansta daha iyi sonuçlar ortaya koymuştur
Türklerde Geleneksel Düğün Güreşleri ve Günümüzdeki Önemi
(Düzce Üniversitesi, 2023) Çeviker, Abdulkerim; Ünlü, Çisem
Güreş insanlık tarihine kadar geçmişi olan köklü bir uğraş olmasının yanı sıra sosyo - kültürel anlamda toplumların neşeli ve hüzünlü zamanlarına da eşlik eden bir uğraş olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu araştırma; ilk Türk uygarlıklarından günümüze kadar geçen süreçte geleneksel düğün güreşlerini inceleyip düğün güreşlerinin toplumsal hayatta yerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmamızda betimsel araştırma yöntemlerinden doküman analizi yöntemi kullanılmıştır. Geleneksel düğün güreşleri ilk Türk uygarlıklarından günümüze kadar geçen süreçte hemen hemen her Türk uygarlığında eğlence- spor aktivitesi olarak yer edinmiştir. Düğün güreşlerini kazanan pehlivanlara çeşitli ünvanlar ve ödüller verilmiş, kazanan pehlivanlar toplumsal hayatta kabul görmüş kişiler olmulardır. Düğün güreşleri Osmanlılarda saray dışında halk tarafından benimsenen ve yapılan en önemli sporlardan birisi olmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında önemini eskiye oranla kayıp etse de günümüzde Anadolu’ nun bir çok yerinde düğün güreşlerinin yapıldığı görülmektedir. Türk milletinin çağlar boyu bir çok örf adet ve geleneğini koruyup günümüze taşıdığı gerçeği geleneksel düğün güreşleriyle bir kez daha doğrulandığı söylenebilir.
Spor Yöneticiliği Bölümlerinde Okuyan Öğrencilerin Mesleki Kaygılarının İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2022) Pepe, Bilgehan; Aydın, Ali Dursun
Bu araştırma spor yöneticiliği bölümü okuyan öğrencilerin mesleki kaygı durumlarının incelenmesi ve ortaya konan sonuçlara yönelik çözüm önerilerinde bulunmak amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evreni, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi spor bilimleri fakültesi, spor yöneticiliği bölümleri 1.2.3 ve 4 sınıflarında okuyan öğrencilerden, örneklem grubu ise bu öğrencilerden gönüllülük esasına göre belirlenmiş 202 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada veriler Karabudak (2015) tarafından geliştirilen, geçerlik ve güvenirliği yapılmış mesleki kaygı ölçeği ile elde edilmiştir. Ölçek, 1.Sosyal kaygı, 2.Danışan-İletişim merkezli kaygı, 3.İstihdam ile ilgili kaygı, 4.Ekonomik kaygı, 5.Kişisel gelişim-eğitim ile ilgili kaygı olmak üzere 5. alt boyuttan oluşmaktadır. Anketler örneklem gurubu ile bire bir görüşülerek, konu hakkında bilgi verildikten sonra gönüllülük esasına göre doldurulmuştur. Ankete 48 kadın,154 erkek olmak üzere toplam 202 katılımcı cevap vermiştir. Elde edilen veriler uygun istatistik programa aktarılarak, istatistik işlem olarak frekans (%), Independent- Samples T test uygulanmıştır. Farklılıkların tespitinde 0,05 anlamlılık düzeyi olarak kabul edilmiştir. Elde edilen verilerin değerlendirilmesi sonucunda, spor yöneticiliği bölümü öğrencilerinin genel olarak toplamda, mesleki kaygılarının yüksek olduğunu, cinsiyet değişkeninde ise kadınların erkeklere göre daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
Rekreasyon Amaçlı Yüzen Bireylerin Optimal Performans Duygu Durumu ve Serbest Zaman Doyum Düzeylerinin İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2023) Erkmen Hadi, Gaye; Denktaş, Mehmet
Bu çalışmanın amacı, rekreasyon amaçlı yüzen bireylerin optimal performans duygu durumları ve serbest zaman doyumlarının cinsiyet ve yüzmeye katılım sebeplerine göre incelenmesi ve değişkenler arasındaki ilişkinin belirlenmesidir. Araştırmanın örneklemini rastlantısal olmayan örnekleme yöntemlerinden uygun örnekleme yöntemi kullanılarak belirlenmiş ve 112 kadın (Xyaş =27.73 ± 9.04) 128 erkek (Xyaş=25.66 ± 7.12) olmak üzere toplam 240 katılımcıdan oluşmaktadır. Veri toplama aracı olarak kişisel bilgi formu, sürekli optimal performans duygu durum 2- Ölçeği ve serbest zaman doyum ölçeğinin kısa versiyonu kullanılmıştır. Elde edilen veriler tanımlayıcı istatistikler, bağımsız grup t testi, ANOVA ve korelasyon analizi ile analiz edilmiştir. Optimal performans duygu durumu (t=-2.758, p=.006) ve serbest zaman doyumun (t=-2.654, p=.009) cinsiyete göre anlamlı olarak farklılaştığı bulunmuştur. Yüzmeye katılım sebeplerine göre katılımcıların optimal performans duygu durumu puanları anlamlı olarak farklılaşırken (F(2,237)=3,199, p=.043), serbest zaman doyum puanlarında anlamlı olarak bir farklılık görülmemiştir (F(2,237)=1,865, p=.157). Ayrıca katılımcıların optimal performans duygu durumu ile serbest zaman doyum puanları arasında pozitif yönde ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur (r =.673, p lt;.05). Sonuç olarak, cinsiyet değişkenine göre optimal performans duygu durumu ile serbest zaman doyumu farklılık gösterebilmektedir. Katılımcıların yüzmeyi tercih etme sebeplerine göre optimal performans duygu durumu farklılaşabilmektedir. Optimal performans duygu durumu ve serbest zaman doyumu arasındaki ilişkinin ortaya konmasının, bireylerin serbest zamanlarında edindikleri olumlu duygu durumlarının doyumları ile yakından ilişkili olduğunu desteklediği görülmektedir.
Spor Bilimleri Fakültesi Öğrencilerinin Bilinçli Farkındalık Düzeylerinin Belirlenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2021) Alper, Rumeysa; Akpınar, Selahattin; Akpınar, Öznur
Bu araştırmanın amacı spor bilimleri fakültesi öğrencilerinin bilinçli farkındalık düzeylerinin belirlenmesidir. Bu çalışma, nicel bir araştırma olup genel tarama modelindedir. Araştırmanın örneklemini Düzce Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 2021-2022 Öğretim Yılı Güz döneminde ders alan ve araştırmaya gönüllü katılım gösteren 297 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Bilinçli Farkındalık Ölçeği (BİFÖ)” kullanılmıştır. İki ilişkisiz örneklemi karşılaştırmak için bağımsız gruplarda T-testi, ikiden fazla ilişkisiz örneklemin karşılaştırılmasında ise Tek yönlü varyans analizinden yararlanılmıştır. Elde edilen verilerin analizi için SPSS 22.0 paket programından yararlanılmıştır. Araştırma bulgularına göre spor bilimleri fakültesi öğrencilerinin bilinçli farkındalık düzeyleri orta seviyededir. Cinsiyet ve bölüm değişkenlerine göre anlamlı farklılık göstermemektedir. Öte yandan sınıf düzeyi değişkenine göre anlamlı farklılıklar olduğu sonucuna ulaşılmıştır
Sporcularda Etik İlkelere Aykırı Davranış Biçimleri: Derleme Çalışması
(Düzce Üniversitesi, 2023) Yanar, Nazlı
Elit sporcular başarılı olmak için yoğun bir antrenman ve rekabet baskısına maruz kalırlar. Sporcuların dünya çapındaki beklentileri, sporcunun başarıya giden yolda hile yapmasına neden olabilir. Bu bağlamda bu çalışmada elit sporda etik ilkelere aykırı davranışlar ile ilgili yapılan araştırmalarda mevcut verileri sunarak eleştirel bir şekilde değerlendirmek amaçlanmıştır. Sistematik derleme formatında hazırlanan bu çalışma kapsadığı yıllara göre “Google Akademik, Researchgate ve Dergipark” veri tabanları kullanılarak etik ilkelere aykırı davranışlar ile ilgili alanyazı taraması yapılmıştır. Değerlendirme sonucunda toplam 21 makale çalışma kapsamında analiz edilmiştir. Elit sporda etik ilkelere aykırı davranışlar üzerine yapılan araştırılmaların gözden geçirilmesine dayanarak sporcuların hedeflerine ulaşmak için en çok kullandıkları uygulamaların çoğu doping ve sportmenlik kavramlarına yönelik çalışmalar olduğu görülmüştür. Sonuç olarak elit sporda kazanma istediği yasaklanmış yöntemlerin, davranışların veya maddelerin kullanımı rekabet ortamında adil oyun sınırlarını aşabilir. Sporcular arasında sporda etik ilkelere aykırı davranışları azaltmak için, tüm spor paydaşlarının birlikte hareket etmesi gerekir.
Spor Bilimleri Fakültesi Öğrencilerinin Akıllı Telefon Bağımlılık Düzeylerinin Sosyal-Duygusal Yalnızlıkları Üzerinde Etkisi
(Düzce Üniversitesi, 2021) Baba Kaya, Hande; Tiryaki, Kadir; Akpınar, Selahattin
Son yıllarda kullanılan akıllı telefonlar sahip oldukları birçok özellik ile günlük yaşantılarımızın vazgeçilmez bir unsuru haline geldi. Öyle ki hayatın akışı içerisindeki sorumluluklarımızı ertelememize, diğer insanlar ile ilişkilerimize zarar veren bir bağımlılık olarak tanımlanmaya başladı. Bu anlamda bu çalışma spor bilimlerinde öğrenim gören öğrencilerin akıllı telefon bağımlılık düzeylerinin yaşadıkları sosyal-duygusal yalnızlıkları üzerine etkisini incelemek amacı ile yapılmıştır. Araştırma kapsamında katılımcıların akıllı telefon bağımlılık düzeylerini belirlemek için Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği-Kısa Formu (ATBÖ-KF) ve sosyal-duygusal yalnızlık düzeylerini belirlemek için Sosyal ve Duygusal Yalnızlık Ölçeği (SELSA-S) kullanılmıştır. Araştırmaya Düzce Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesinden toplam 198 öğrenci dahil edilmiştir. Araştırma kapsamında toplanan verilerin analizinde basit doğrusal regresyon analizi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; spor bilimleri fakültesi öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılık düzeylerinin sosyal-duygusal yalnızlıkları üzerinde pozitif ve orta düzeyde anlamlı bir etkisinin olduğu görülmektedir.
Serbest Zaman Engelleri ve Kolaylaştırıcılar: Üniversite Öğrencileri Örneği
(Düzce Üniversitesi, 2023) Kaçay, Zülbiye; Soyer, Fikret; Ayhan, Cihan
Bu çalışmada, üniversite öğrencilerinin serbest zaman etkinliklerine katılım engelleri ve kolaylaştırıcılarına yönelik farklılıkların incelenmesi ve serbest zaman engelleri ile kolaylaştırıcılar arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada, bireylerin rekreasyonel etkinliklere katılımının önündeki engelleri belirlemek amacı ile Alexandris ve Carroll (1997) tarafından geliştirilen, Karaküçük ve Gürbüz (2007) tarafından Türkçe’ye uyarlanan, Gürbüz, Öncü ve Emir (2012) tarafından doğrulayıcı faktör analizi ile faktör yapısı yeniden test edilen “Serbest Zaman Engelleri Ölçeği” kullanılmıştır. Ek olarak, bireylerin serbest zaman etkinliklere katılımını kolaylaştıran faktörleri belirlemek amacı ile Kim ve ark. (2011) tarafından geliştirilen, Gürbüz, Öncü ve Emir (2015) tarafından Türkçe’ye uyarlanan “Serbest Zaman Kolaylaştırıcıları Ölçeği” kullanılmıştır. Örneklem seçiminde kolayda örnekleme yöntemi, verilerin toplanmasında ise yüz yüze anket yöntemi tercih edilmiştir. Elde edilen verilerin analizinde SPSS paket programı aracılığıyla Tanımlayıcı İstatistikler, Independent Sample t-test, One-way ANOVA ve Pearson Korelasyon Analizi kullanılmıştır. Araştırmanın örneklem grubunu, 569 Kadın (%53,4) 497 Erkek (%46,6) olmak üzere toplam 1066 gönüllü katılımcı oluşturmaktadır. Araştırma bulguları incelendiğinde, serbest zaman engelleri ve serbest zaman kolaylaştırıcıları alt boyutlarının çeşitli değişkenlere göre farklılık gösterdiği ve serbest zaman engelleri ile kolaylaştırıcıları arasında pozitif yönlü anlamlı ilişki olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, üniversite öğrencilerinin aktivitelere katılım sırasında karşılaşmış oldukları engel düzeyi arttıkça serbest zaman kolaylaştırıcılarının artış gösterdiği tespit edilmiştir.
Spor Bilimlerinde Okuyan Öğrencilerin Cinsiyetlerine Göre Sağlıklı Beslenme Tutumlarının İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2022) Kaya, Ali; Pepe, Bilgehan; Demirci, Sinan
Bu araştırmanın amacı, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinde Spor bilimleri fakültesinde eğitim gören öğrencilerin beslenme tutumlarının cinsiyetlerine göre incelenmesidir. Araştırmaya Burdur Mehmet Akif Ersoy üniversitesinde eğitim gören öğrencilerin beden eğitimi ve spor öğretmenlik bölümü ve spor yöneticiliği bölümü ve antrenörlük bölümlerinde eğitim gören 268 öğrenci (135 erkek, 133 kadın) katılmıştır. Spor bilimleri fakültesinde eğitim gören öğrencilerin beslenme tutumlarının incelenmesi konusunda hazırlanan anket formu uygulanmıştır. Sonuç olarak üniversite öğrencilerinin beslenme alışkanlıklarında cinsiyete göre bir farklılık olmadığı, cinsiyetin kadınlarda ve erkeklerde benzer alışkanlıklarla yapılmakta olduğu tespit edilmiştir.
Sınıf Öğretmeni Adaylarının Oyun ve Fiziki Etkinlikler Dersine Karşı Tutumlarının İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2023) Ustaoğlu Hoşver, Pelin; Karadağ, Öznur; Akpınar, Selahattin
Bu araştırmada sınıf öğretmeni adaylarının oyun ve fiziki etkinlikler dersine karşı tutumlarının incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla sınıf öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 40 öğretmen adayı araştırmaya gönüllü olarak katılmıştır. Araştırmaya katılanların %27,5’i (n=11) erkek, %72,5’i (n=29) kadındır. Katılımcıların yaş ortalamaları 21,55 ±3,13’tür. Araştırmada veri toplama aracı olarak 17 maddeden ve üç faktörden oluşan Sınıf Öğretmeni Adaylarının Oyun ve Fiziksel Etkinlikler Dersine Yönelik Tutum Ölçeği kullanılmıştır. Oyun ve Fiziksel Etkinlikler dersine yönelik tutum ölçeği kullanılmıştır. Veriler SPSS 22 paket programı kullanılarak analiz edilmiştir. Frekans, ortalama ve yüzde hesaplamaları yapılmıştır. Yapılan normallik testi sonucunda verilerin normal dağılım göstermediği tespit edilmiş, bu sebeple bağımlı grupların öntest-sontest puan karşılaştırmalarında nonparametrik testlerden Wilcoxon testi kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda, araştırmaya katılan öğrencilerin oyun ve fiziki etkinlikler dersine yönelik tutumlarında ölçek alt boyutları ve toplam puanında öntest puan ortalamaları ile sontest puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu bulunmuştur. Sonuç olarak, oyun ve fiziki etkinlikler dersi alan sınıf öğretmeni adaylarının derse yönelik tutumlarının anlamlı şekilde arttığı söylenebilir.
Spor Bilimleri Fakültesi Öğrencilerinin İş Bulma Kaygı Düzeylerinin Çeşitli Değişkenlere Göre İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2023) Sarıkol, Eyyüp; Ustaoğlu Hoşver, Pelin
Bu araştırma spor bilimleri fakültesi öğrencilerinin iş bulma kaygı düzeylerini farklı değişkenler açısından değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Araştırma grubunu Iğdır Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesinde öğrenim gören 202 (72 Kadın, 130 Erkek,) öğrenci oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak katılımcıların demografik bilgilerini ve spor bilimleri öğrencilerinin iş bulma kaygı durumlarını belirlemek için bir anket formu uygulanmıştır. Verilerin analizi için SPSS paket programı kullanılmış ve anlamlılık düzeyi p lt;0,05 olarak kabul edilmiştir. Araştırma neticesinde, araştırma grubunun cinsiyet değişkeni, milli sporcu olma durumu ve iş tecrübesi değişkeni ile iş bulma kaygısı ölçeği toplam puanı arasında anlamlı farklılık olmadığı belirlenmiştir (p gt;0,05). Katılımcıların araştırma grubunun sınıf ve gelir durumu ile iş bulma kaygısı ölçeği toplam puan ortalaması arasında anlamlı farklılık olduğu belirlenirken (p lt;0,05) bölüm değişkeni ile iş bulma kaygısı ölçeği toplam puan ortalaması arasında anlamlı farklılık olmadığı görülmüştür (p gt;0,05). Araştırma grubunun iş bulma kaygısı ölçeği toplam 31,71±7,08 puan ortalaması ile kaygı düzeylerinin yüksek olduğu görülmüştür. Sonuç olarak; araştırma grubunda yer alan öğrencilerin gelecek ve mezuniyet sonrası iş bulma konusunda kaygı düzeylerinin yüksek olduğu görülmüştür.
Profesyonel Erkek Voleybolcularda Sezon İçinde Sıçrama ve Kas Kuvveti Performansındaki Değişimler: Bir Durum Çalışması
(Düzce Üniversitesi, 2023) Baysal, Yasin; Balcı, Şükrü Serdar
Bu araştırmanın amacı profesyonel erkek voleybolcuların sezon içindeki maç ve antrenman örgüsü içerisinde sıçrama ve kuvvet performansları, fonksiyonel hareket tarama test puanları ve toplam fiziksel uygunluk puanlarındaki değişimin incelenmesiydi. Araştırmaya Türkiye Voleybol Federasyonu 1. Ligi A grubunda mücadele eden bir voleybol takımında oynayan 25,6±4,3 yıl yaş ortalamasına sahip 10 profesyonel erkek sporcu katıldı. Sporcular düzenli olarak (haftada 5 gün antrenman 1 gün maç şeklinde) voleybol antrenmanı yaptı ve bu çalışmalara ilaveten haftada en az iki geleneksel direnç antrenmanı gerçekleştirdi. Araştırmada sezonun ikinci devresinin başlangıcında ve sonunda sporcuların vücut kompozisyonu ölçümleri, fonksiyonel hareket tarama (FMS) testleri, çeviklik testi (T test), sıçrama testleri (dikey sıçrama, smaç adımlamasıyla dikey sıçrama, durarak uzun atlama) ve bir tekrarlı maksimum kuvvet (1-TM) ölçümleri (çömelme, barı yerden kesme, barı göğüsten itiş ve omuz itiş hareketlerinde) gerçekleştirildi. Tüm ölçümler aynı koşullar altında ve aynı zaman diliminde yapıldı, 10 performans testinin yer aldığı toplam fiziksel uygunluk puanı hesaplandı. Sporcuların performansındaki değişimlerin analizi bağımlı gruplarda t-testiyle gerçekleştirildi. Anlamlılık düzeyi p lt;0,05 olarak kabul edildi. Sezon içerisinde uygulanan antrenmanlar ve maçlar voleybolcuların kuvvet performansını arttırmada etkili oldu. Sporcuların çömelme, barı yerden kesme, göğüsten itiş ve omuzdan itiş hareketlerinde 1-TM mutlak ve rölatif kuvvet performansları arttı (p lt;0,05). Diğer değişkenlerle ilgili anlamlı değişim gözlenmedi (p gt;0,05). Çalışmanın sonuçları profesyonel erkek voleybolcularda voleybol antrenmanlarına ilaveten yapılan geleneksel direnç egzersizlerinin sezon boyunca kuvvet performansında artış sağlanabileceğini gösterdi. Bu performans artışı sporcuların sıçrama performanslarını, FMS ve toplam fiziksel uygunluk puanlarını etkilemedi, bununla birlikte sıçrama performansı üst seviyede korundu.
Ortaöğretim Öğrencilerinin Boş Zaman Yönetimi ve Dijital Bağımlılık Düzeylerinin İncelenmesi
(Düzce Üniversitesi, 2023) Denktaş, Mehmet; Temur, Eyüp; Aydın, Rojhat; Balinan, Şeyhmus; Karadağ, Yusuf
Bu çalışma ile ortaöğretim öğrencilerinin boş zaman yönetimi ve dijital bağımlılık düzeylerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini ortaöğretim öğrencileri oluşturken , örneklem grubunu ise Mardin’in farklı ortaöğretim okullarında öğrenim gören 1162 kadın ile 1032 erkek olmak üzere toplam 2196 öğrenci oluşturmaktadır. Sosyo demografik verilerin elde edilmesinde araştırmacı tarafından oluşturulan kişisel bilgi formu, boş zaman yönetimi için Wang vd. (2011) tarafından geliştirilen ve Türkçe uyarlaması Akgül ve Karaküçük (2015) tarafından yapılan “Boş Zaman Yönetimi Ölçeği”, dijital bağımlılık düzeylerinin belirlenmesinde Kesici ve Tunç (2018) tarafından geliştirilen dijital bağımlılık ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin varyans ve homojenlikleri test edilmiş, ikili karşılaştırmalarda Independent t testi, çoklu karşılaştırmalarda One Vay Anowa ve farklılık kaynağının belirlenmesinde Tukey HSD testi kullanılmıştır. Verilerin istatistiksel analizinde ve yorumlarda, p lt;0,05 anlamlılık düzeyi dikkate alınmıştır. Sonuç olarak; boş zaman yönetimi değerlerinde cinsiyet, kullanılan dijital araçlar (Bilgisayar, Akıllı Telefon ve televizyon), kullanılan uygulamalara (İnstagram,Twitter, Tik Tok, Facebook) bağlı olarak anlamlı farklılık görülmezken dijital araçlarla geçiren sürede anlamlı farklılık gözlemlenmiştir (p lt;0,05). Dijital bağımlılık değerlerinde cinsiyet değişkenine göre aşırı kullanım boyutunda, kullanılan dijital araçlar (Bilgisayar, Akıllı Telefon ve televizyon), kullanılan uygulamalar (İnstagram,Twitter, Tik Tok, Facebook) ve dijital araçlarla geçirilen sürede anlamlılık tespit edilmiştir (p lt;0,05). Dijital araçlara ayrılan süre azaltılıp boş zaman aktivitelerine ayrılan zamanın arttırılması daha sağlıklı ve daha mutlu bir toplumun yapısının oluşmasına katkı sağlayacağı düşünülmektedir.

Güncel Gönderiler