Yazar "Garan, Emine Merve" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Premenstruel sendrom ile postpartum depresyon gelişme riski arasındaki ilişkinin incelenmesi(Düzce Üniversitesi, 2019) Garan, Emine Merve; Sönmez, Cemil IşıkAmaç: Bu çalışma 2 hafta -12 ay arası bebeği olan annelerde gebelikten önce premenstruel sendrom (PMS) varlığı ile postartum depresyon (PPD) gelişme riski arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu araştırma kesitsel ve tanımlayıcı tiptedir. Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğine 01.03.2019-31.05.2019 tarihleri arasında başvuran, 2 hafta - 12 ay arası sağlıklı bebeği olan anneler dahil edilmiştir. Çalışmamızın veri kaynağını 29 sorudan oluşan sosyodemografik soru anketi, Edinburgh Postpartum Depresyon Ölçeği (EPDÖ) ve Premenstruel Sendrom Ölçeği (PMSÖ) kullanılmıştır. Çalışmadaki tüm verilerin tanımlayıcı istatistiki verileri hesaplanmıştır. Sürekli nicel değişkenlerin normallik varsayım kontrolü Kolmogorow Smirnov testi ile yapılmıştır. Nicel değişkenlerin gruplar arası karşılaştırılmasında Mann Whitney U testi kullanılmıştır.Kategorik değişkenler arasındaki ilişkiler Pearson Chi Square, Fisher Freeman Halton ve Fisher Exect testleriyle incelendi. Nicel değişkenler arasındaki ilişkiler Speerman korelasyon analizi ile değerlendirildi. p<0,05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. Bulgular: Çalışmamızda annelerin %23.5' inde PPD gelişme riskinin olduğu, %46,3' ünde ise PMS varlığı tespit edilmiştir. EPDÖ' nden >=13 alan ve PMSÖ >=111 alan annelerin oranı %76,4 (55/72), EPDÖ <13 grubunda olan ve PMSÖ >=111 alan annelerin oranı olan %37 (87/235)' den anlamlı düzeyde daha yüksektir (p<0,01). EPDÖ' nden >=13 alan ve PMSÖ <=110 alan annelerin oranı %23,6 (17/72), EPDÖ' nden <13 alan ve PMSÖ <=110 olan annelerin oranı olan % 63 (148/235)' den istatistiksel olarak daha düşüktür (p<0,05). PPD riski olan annelerin PPD riski olmayan annelere göre PMSÖ toplam puanı ve iştah hariç depresif duygulanımın, anksiyetenin, yorgunluğun, sinirlilik, depresif düşüncenin, ağrının, uyku değişimlerinin ve şişkinliğin puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu görülmüştür(p<0,05).Annelerin sosyodemografik özelliklerine baktığımızda ise annenin eşiyle ilişkisinin çok iyi olması vegebelik sayısının artmasının PPD gelişme riskini azalttığı bulunmuştur (p<0,05). iii Sonuç: Çalışmamızın sonucunda annelerin premenstruel sendromlu olma durumunun doğum sonrası depresyon gelişme riskini anlamlı derecede arttırdığı bulunmuştur.