Yazar "Eroğlu, Engin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 20
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Antioxidant Defense System in Borago officinalis L. under Drought Stress(2021) Eroğlu, Engin; Torun, HülyaDrought is one of the main abiotic stress factor that limits plant growth and development. Droughtstress effects on Borago officinalis L. (borage) plants in terms of physiological and antioxidant responses havebeen evaluated in this study. In parallel with this purpose, relative growth rate (RGR), leaf relative watercontent (RWC), osmotic potential, chlorophyll fluorescence (Fv/Fm), lipid peroxidation, hydrogen peroxide($H_2O_2$) level, superoxide dismutase (SOD), peroxidase (POX), catalase (CAT), ascorbate peroxidase (APX) andglutathione reductase (GR) activities were determined under drought treatment in a controlled greenhouse.RGR, RWC and osmotic potential were significantly decreased, while lipid peroxidation expressed thiobarbutiricacid reactive substances (TBARS) and $H_2O_2$ contents were increased under drought stress. On the other hand,significant increases in POX, CAT, APX and GR activities did not prevent the increase in lipid peroxidation. Tothe best of our knowledge, this is the first study conducted on the enzymatic antioxidants of the defensesystem of Borago officinalis L. under drought stress.Öğe Bolu Gölcük’teki doğal ve egzotik sucul bitki türleri için risk yönetimi planı(2023) Aksoy, Necmi; Güneş Özkan, Neval; Koçer, Nihan; Müderrisoğlu, Haldun; Eroğlu, EnginBu çalışma Bolu Gölcük Gölü Tabiat Parkı için göl içerisinde bulunan istilacı ve yabancı türlerle ilgili eylem planının hazırlanması kapsamında yapılmıştır. Nisan-Ekim 2022 tarihleri arasında, göl içerisinde ve kıyı alanlarında floristik çalışmalar yürütülerek, gölün doğal ve yabancı bitki türleri ile bunların oluşturduğu toplumlar Braun-Blanquet yöntemine göre belirlenmiştir. Arazi çalışmaları sonucunda göl içi ve kıyısında yayılış yapan 22 familya ve 38 cinse ait 47 takson ile sucul 3, kıyı-çamur vejetasyonunda 2 olmak üzere 5 bitki toplumu belirlenmiştir. Bu toplumlar içerisinde yayılış yaptığı belirlenen yabancı bitki türleri ve bu türlerden istilacı olma potansiyeline sahip olanlar ile ilgili risk yönetimi önerileri yapılmıştır.Öğe Çapakçur Mikro Havzası’nda (Bingöl) Mikro Havza Ölçekli Peyzaj Değerlendirmesi(2020) Yüksel, Alaaddin; Meral, Alperen; Demir, Yasin; Eroğlu, EnginGünümüzde doğal ve kültürel kaynaklar hızla tükenmekte ancak buna karşılık etkili olabilecek korumayaklaşımları sergilenememektedir. Mevcut kaynaklar da yanlış alan kullanımları ve yoğun kullanımlarneticesinde yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Doğru ve etkili kaynak yönetimi ve plan kararlarınınalınabilmesi için, ekolojik yapının korumasını hedef alan optimal alan kullanımlarının hassas bir şekildebelirlenmesi gerekmektedir. Doğal kaynakların en belirgin sınırlarını küçük, orta ve büyük ölçekte havzalarbelirlemektedir. Havza bazında ele alınan ekolojik doğal kaynak envanteri yerel ölçekte en önemli oluşumunuda mikro havzalar özelinde ortaya koymaktadır. Bu çalışmanın amacı; mikro havza planlamasına yardımcı olmasıaçısından alandaki mevcut sorunlar ve alanın sahip olduğu doğal ve kültürel olanaklar alanında uzman kişiler vemikro havza sakinlerinin görüşleri doğrultusunda belirlemek ve bu yönde öneriler geliştirilmesine olanaksağlamaktır. Bu amaç doğrultusunda çalışma; Bingöl ili Çapakçur Mikro Havzası sahip olduğu doğal ve kültürelkaynakları ile tarım ve rekreasyonel açıdan önemli bir potansiyelleri araştırılmıştır. Bu kaynakların belirlenerekmikro havzanın bu veriler doğrultusunda planlanması, doğallığın korunması ve sürdürülebilirliğin sağlanmasıaçısından çok önemlidir. Sor-Sapta-Çözümle (Sor-Sap-Çöz) analizleri gerçekleştirilerek, yapılan bu çalışmanınsonucunda da alanın en belirgin sorunları; rekreasyon imkanlarının varlığına rağmen planlamaların olmadığı,sulama yapılarının yetersizliği ve bakımsızlığı, yayla yollarının kullanılamaz halde oluşu, arıcılık ve tarımsalfaaliyetlerin yetersizliği, heyelan ve erozyon yapılarının eksikliği nedeniyle yaşanan toprak kayıpları ve yeterlidoğal kaynaklara sahip olunmasına rağmen (rüzgar, güneş, su) yenilenebilir enerji kaynaklarının verimlikullanılamaması olarak belirlenmiştir. Doğal kaynakların bilinçsiz kullanımı ve orman tahribatının çokluğu damikro havzanın sürdürülebilir kullanımı açısından büyük tehdit oluşturduğu çalışmanın bir diğer önemli sonucuolarak ortaya çıkmıştır.Öğe A Comparative Approach to Artificial and Natural Green Walls According to Ecological Sustainability(Mdpi, 2018) Meral, Alperen; Başaran, Nermin; Yalçınalp, Emrah; Doğan, Ezgi; Ak, Mehmet Kıvanç; Eroğlu, EnginTogether with the rapid industrialization of the world, urbanization is also uncontrollably increasing. Such an increase in urbanization exerts the greatest pressure on natural resources, obligating people to live in intense structural spaces and increasing the need for green spaces in cities. Because of the expensive costs of horizontal surfaces being green, urban places are faced with serious green-infrastructure problems. In recent years, alternatives have been searched for to eliminate such deficiencies. These alternatives, such as rain gardens, green walls (GWs), ecological designs, and green roofs, are commonly included in urban landscape designs. Besides rocky or steep-slope natural green walls (NGWs), natural green covers over buildings, walls, and so forth, structural members are also encountered in urban or rural places. On the other hand, artificial green walls (AGWs) have recently been used as a significant component of urban design. Although the AGWs are able to address various functional needs, they have not yet gained the desired popularity because of construction costs, static loads, constructional damages, and maintenance costs. In addition, such sites are largely left to exotic species with limited ecological requirements; these species are far from meeting ecological functions and resistance to extreme conditions. This study was conducted for a benchmarking assessment of artificial and natural green walls (A&NGWs) with a high potential in urban landscape design not only for esthetics, but also for ecological and economical purposes. Plant species, initial establishment, maintenance costs, and some other parameters of selected GWs were assessed. The study was considered as pioneering research for low-cost minimum-maintenance AGWs to be included in urban landscape designs. It was concluded, on the basis of the present findings, that the GW systems established with natural plant species, rock, and other materials already existing in natural landscapes could be constructed at fairly low costs, and such wall systems could have great ecological contributions.Öğe DETERMINATION OF THE VISUAL PREFERENCES OF DIFFERENT HABITAT TYPES(Parlar Scientific Publications (P S P), 2018) Eroğlu, Engin; Kaya, Sertaç; Doğan, Tuba Gül; Meral, Alperen; Demirci, Sena; Başaran, Nermin; Çorbacı, Ömer LütfüThe unique qualities of areas with natural landscape features help provide sustainability. Moreover, their different vegetation covers and ecosystems contribute to the preservation of their visual attraction. In recent years, the demand for natural areas has not only been seen at a recreational level, but has also become associated with the conservation and sustainability of those areas. Although the concept of sustainability is expressed from an ecological point of view, studies indicate that the visual aspect is also an important component. Thus, in this study, a visual quality assessment was carried out which considered both objective and subjective evaluations of different habitat types. Efteni lake-wetland and Melen Agzi dunes (Duzce), Anzer, Ayder, and Cat Diizii highlands (Rize), and Sultanmurat and Tasli highlands (Trabzon) were selected as the study areas. A visual quality analysis was conducted with a total of 43 participants (23 students, 16 local inhabitants and four lecturers) in order establish their preferences in areas with different landscape characteristics. For the determination of the visual qualifications of these areas, a total of 24 photographs showing typical images representing each habitat type (three photographs for each) were employed. Taking perceptual parameters into consideration, assessment of visual quality was made according to the points given to each photo by the participants. Consequently, differences in visual quality were found to be influenced by the demographic status of the participants, differences in habitat types, recreational trends and the conservation status of the habitats.Öğe Düzce ve Yakın Çevresindeki Bazı Endemik Bitki Türlerinin Mevsimsel Deği?im Potansiyelinin Belirlenmesi(2019) Eroğlu, Engin; Ak, M. Kıvanç; Kulaç, Şemsettin; Çetin, Bilal; Kaya, Sertaç; Aydın, Harun; Meral, AlperenTürkiye bitki çeşitliliği açısından oldukça zengin bir doğal bitki örtüsüne sahiptir. Yüksek çeşitlilikteki doğalbitki örtüsü içerisinde yer alan birçok ağaç, çalı ve otsu karaktere sahip bitki türleri bulunmaktadır. Doğal bitkitürleri bulundukları coğrafyada kullanıldıklarında yöre koşullarına en iyi adapte olabilen türler olmaktadırlar.Peyzaj mimarlığı uygulamalarında bakım maliyetlerinin azaltılması, sağlıklı bir bitki dokusu sağlanması, yerelçevreye uyum, çevre kalitesinin iyileştirilmesi gibi nedenlerle doğal türlerin kullanılması büyük önemtaşımaktadır. Türkiye’de özellikle doğal kaynak yönetimleri açısından yaşam birliktelikleri son derece önemkazanmaya başlamıştır. Özellikle Batı Karadeniz bölgesi gerek içermiş olduğu tür zenginliği ve gerekse deyaşam birliktelikleri çeşitliliği ile dikkat çekmektedir. Bu çalışmada Düzce Kent Merkezi çevresinde envanteriçıkarılmış olan endemik bitki türleri mevsimsel olarak gözlemlenmiş ve bu bitkilerin estetik ve fonksiyonelyönden kentsel alanlarda yapılacak olan peyzaj tasarımlarında değerlendirilme olanakları saptanmıştır.Öğe ECOLOGICAL AND VISUAL CHARACTERISTICS OF NATIVE PLANT COMPOSITIONS IN MOUNTAIN FORESTS(Parlar Scientific Publications (P S P), 2018) Eroğlu, Engin; Acar, Cengiz; Meral, AlperenPlants are important components of native landscape should be handled in accordance with their features, enabling them to be recognized, defined and utilized in natural and cultural environments. Road corridors are the best places to observe changes related to succession and fragmentation in native vegetation in the mountainside. In the present study, carried out in the road corridors in the mountainside within the boundaries of Trabzon province in Turkey. It was aimed to define the vegetation visually and ecologically based on the native landscape features. While native plant compositions were ecologically defined, they were approached as an ecological corridor. Patch Analyses based on landscape metrics in the vegetation around this ecological corridor were carried out via GIS. As for visual studies, photographing, visualization and surveys were used to define the design elements and design principles of plant composition and the visual effects they had. Thus, come up in planting design, it was determined according to which design principle design elements came together and what kind of a visual effect appeared. In the final phase, the relationships between the values produced by ecological and visual parameters were stated. Consequently, some significant relationships were found out between patch analysis metrics and visual parameters, area metrics and potential effect of seasonal change of native compositions, habitat features and fragmentation values etc.Öğe ECOLOGICAL AND VISUAL PLANTING DESIGN ANALYSIS. A CASE STUDY OF TWO PARKS IN AMSTERDAM(Scibulcom Ltd, 2016) Eroğlu, Engin; Ak, Mehmet KıvançPlants contributions to the environment are their aesthetical, ecological and identity transmitting features. The plant diversity in urban landscape areas plays a certain role in urban nature conservation and the determination of planning and policies. Plants should be assessed according to not only species and composition, but also functional characteristics in contributing urban landscape and human life quality. Park areas in urban spaces are at the fore front in terms of they have not only plant material richness but also to be designed element. In this study, plant materials and planting groups in Frankendael Park and Bijlmerpark in Amsterdam were analysed of ecological and viusal point of view. The plant material and planting groups were evaluated according to their space-mass features and ecological and visual values as well. Then, these plant groups were assessed as their visual element characters such as colour, texture, size and form being the main instruments for plant compositions. Consequently, the situation of plants whether to be an individual or planting composition is important in evaluation of plants and planting groups, whether plants and their compositions are in urban environments or have a different environment. Moreover, visual elements of these planting design features have enormous values for these assessments.Öğe THE EFFECT OF SEASONAL CHANGE OF PLANTS COMPOSITIONS ON VISUAL PERCEPTION(Vilnius Gediminas Tech Univ, 2012) Eroğlu, Engin; Müderrisoğlu, Haldun; Kesim, Güniz AkıncıPlants are important elements of open-green areas in the urban space and perception of an environment. Some plants have seasonal colour changes. The identification of these changes and clarification of the effects on people are quite important for landscape architecture. Seasonal changes of plants in some open-green areas in Duzce were examined in order to explain how it affects people regarding changes in perceptional preferences. Delphi Method was used on photographs as a mean of identification of the visual effects of the plant compositions. The plant composition photographs, which had been examined before, were used in the questionnaire to 370 student groups. As a result, the difference was evaluated between the perceiving of different plant compositions. Summer was the most affecting season having the design value and visual quality. Besides, evergreen plants had a positive effect on design power and visual quality of compositions. Furthermore, as another important result, it was found out that socio-economic levels of the people had some important effects on visual preferences. In this study, perceptional differences of the participants on seasonal changes of the plants were identified. Moreover, the form and the texture were evaluated for identifying perceptional effects.Öğe Effects of User Density Levels on Recreational Walking Experiences(Sage Publications Ltd, 2013) Müderrisoğlu, Haldun; Aydın, Şükran Özkan; Ak, Kıvanç; Eroğlu, EnginOver the past 25 years, attempts to increase the quality of visitor experiences have been a priority in outdoor recreational areas for planners and managers. Recreation planners should determine acceptable usage levels for an area before making planning decisions. Physical, economical, ecological and social carrying capacity of that area must be determined, in order to assess acceptable usage levels. In this study, the influence of the characteristics of the area on visitor perception of user density levels was evaluated. The activity of walking was chosen to determine the perception of the user density level. Walking was chosen because it is a recreational activity that can be performed easily and frequently by visitors of outdoor recreational areas without any need for experience. Factors affecting the perception and effects of the user density level on visitors were examined from urban recreational areas to rural recreational areas. According to our results, characteristics of the recreational area and changes in the perception of suitable user density levels varied according to the recreational activities performed in an area. Specifically, rural recreation users tolerated less user density. In contrast to the expected, female users preferred lower user density.Öğe First records of migration behaviour change of Spur-Winged Lapwing (Vanellus spinosus) from Boğazkent/Turkey [2](2017) Başaran, Nermin; Eroğlu, EnginDikey bahçelerin kullanımının dış mekanlarla sınırlı kalmayıp iç mekanlara da sıçraması ülkemiz şartlarında doğal olarak yetişmeyen türlerin farklı bir sunum ile insanlara sunulması sağlanmıştır. Bu çalışmada, iç mekan dikey bahçelerinde kullanılabilecek bitki türlerini ve bu türlerin adaptasyonlarının belirlenmesi amacı ile; Kocaeli İli'nin Körfez ilçesi ve İstanbul İli'nin Silivri ilçesi arasında, İstanbul il sınırları içinde yer alan iç mekan dikey bahçeleri incelenmiştir. Bu kapsamda iç mekan dikey bahçelerinde 41 adet bitki türü ve varyeteleri kullanıldığı belirlenmiştir. Codiaeum variegatum, Nephrolepis exaltata, Maranta leuconeura, Tradescantia zebrina ve Diffenbachia spp. türleri dikey bahçe ortamlarında ilk kaybolan türler iken, Spathiphyllum wallisii, Anthurium andreanum, Aglaonema diamond, Philodendron erubescens, Aspilenum nidus ve Hedera helix türlerinin dikey bahçe ortamına en iyi uyum sağlayan bitkilerdir. Epipremnum aureum bitkisinin baskın yapısı dikey bahçedeki diğer türlerin yok olmasına sebebiyet vermektedir. Ayrıca ekolojik istekleri birbirine yakın olmayan bitkilerin oluşturduğu kompozisyonlar başarısızdır. Çiçekli türlerin yeterli ışık bulunmayan bahçelerde kullanılması çiçek sayısının azalmasına neden olmuştur. Nem isteği karşılanmayan bitkilerde çeşitli deformasyonlarla birlikte seyrelme ve yok olmalar gözlemlenmiştirÖğe Landscape values of rocky habitats in urban and semi-urban context of Turkey: A study of Tokat city(Wfl Publ, 2013) Acar, Habibe; Eroğlu, Engin; Acar, CengizTokat is a characteristic city an unusual topographic structure including different land use and green areas in Turkey. The natural landscape values of green areas considered as nature splits withstanding against the urban pressures in the city and surroundings have been offered for implications for urban nature conservation and management. Therefore, this paper presents results of an attempt to assess landscape values of urban rocky habitats comprehensively, and evaluates a proposed systematic landscape value assessment approach for determining environmental perception and preferences of urban rocky habitats which are threatening within excessive urbanization and human use of natural areas in the context of the city of Tokat, Turkey. By using a questionnaire and landscape assessment approach, a total of 20 habitats selected from urban and surroundings were surveyed and with surveying performed on 170 participants, public preferences and landscape attributes for these habitats were determined. According to preferences and performed factor analysis results, gathering perceived data was used to describe and formulate a landscape model for rocky landscapes revealing the 'ecological and spatial', the 'visual/aesthetic' and the 'usage and arrangement' components of the scenes based on principal component structure of factor analysis. Consequently, some suggestions were also made regarding the landscape values in urban context of Turkey and the potential benefits of the method for urban nature conservation and management processes are discussed.Öğe Odunsu Bitkilerin Farklı Kentsel Alan Kullanım Özelliklerine Göre Değerlendirilmesi: Düzce Kent Merkezi Örneği(2020) Doğan, Tuba Gül; Eroğlu, EnginKentsel açık ve yeşil alanlar, ekolojik ve estetik değeri arttırmada, insan ile doğa arasındaki bozulan ilişkiyidengelemede ve kent ekosistemindeki biyolojik çeşitliliği korumada önemli bir yere sahiptir. Düzce kentmerkezi içerisinde bulunan açık ve yeşil alanlarını teşkil eden park, meydan, yaya ve araç yolları kamusal veözel bahçeler, mezarlık ve ibadethane bahçeleri gibi farklı mekânsal karakteristiklere sahip alanlardagerçekleştirilmiş olan bu çalışmanın temel amacını; kentsel açık ve yeşil alan sistemleri içerisinde önemli birdeğere sahip odunsu bitki çeşitliliğinin kent içerinde ortaya koymuş oldukları değerlerinin belirlenmesioluşturmaktadır. İşlevsel durumları ele alınmış olan odunsu bitki çeşitliliğinin sahip oldukları estetik ve ekolojikdeğerler mekânsal düzeyde ele alınmıştır. Toplamda 173 bitki türünün tespit edildiği araştırma sonuçlarına göre;kavşaklarda kullanılan türler estetik değeri ortaya koymasına karşın fonksiyonel açıdan mekânın karakterineyanıt verememektedir. Kentin en önemli ve yoğun kullanılan parklarından olan İnönü parkı zengin tür çeşitliliğiile dikkat çekmektedir. Düzce kenti açık yeşil alanlarında Cupressocyparris leylandii ve Tilia tomentosa en çokrastlanan türlerdir.Öğe Phenological and visual evaluations of some roadside deciduous trees in urban area(2016) Eroğlu, Engin; Demir, ZekiPeyzaj ekolojik olarak leke-matris-koridor kavramalarının referansı ile ifade edilir. Yol koridorları kentsel ortamların sadece ekoljik değil aynı zamanda görsel durumun da katkı sağlayan önemli kentsel yapılardır. Kentler artan nüfüs bakımından açık ve yeşil alanların sıklığı yönünden baskı altındadır. Yol kenarı bitkilendirmeleri bu sıklık üzerinde olumlu yönde önemli katılar sağlamaktadır. Bu çalışmanın temel amacı; yol kenarındaki bazı yaprak döken bitkilerin morfolojik değişimlerinin neler olduklarını belirlemek ve bu ağaçların yolu kullananlar üzerindeki görsel etkilerini mevsimsel değişim ve yaşlara göre değişim yönünden ele almaktır. Bu amaçların gerçekleştirilmesi için; ilk aşamada morfolojik değişimlerini belirlemek için bu ağaçlar altı yıl boyunca gözlemlenmiştir. Ikici aşamada altı yıl boyunca ve mevsimsel değişimleri fotoğraflanan bu ağaçlar (Platanus orientalis L., Aesculus hippocastanum L., Liriodendron tulipifera L. and Acer negundo L.) yol kenarı boyunca fotoğraflanmıştır. Daha sonra, fotoğraflar ankette değerlendirmek için ön elemeye tabi tutulmuştur. Anket çalışması iki aşamada gerçekleştirilmiştir. Ilk aşamasında fotoğrafların yıllara göre beğeni düzeylerini belirlemek için yapılırken, ikinci aşamasında ise mevsimsel değişimlerin görsel tercih ve kalite düzeylerini belirlemek üzere değerlendirmeler yapılmıştır. Sonuç olarak bu çalışma ile, yol kenarında bulunan bazı yaprak döken ağaçların görsel kalite ve beğeni durumları ve ağaçalrın fenolojik değişimleri belirlenmiştir.Öğe Physicochemical and Antioxidant Responses of St. John's Wort (Hypericum perforatum L.) under Drought Stress(2021) Eroğlu, Engin; Usta, Elmas Ülkühan; Torun, Hülya; Yalçın, VesileThis study investigated the effects of drought stress on the physiological and biochemical responses of the medicinal and aromatic plant Hypericum perforatum (St. John’s Wort). Changes were determined in leaf length, relative water content (RWC), osmotic potential, chlorophyll fluorescence (Fv/Fm), lipid peroxidation (TBARS), hydrogen peroxide ($H_2O_2$), and proline content as well as in the antioxidant system enzyme activities of superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT), peroxidase (POX), ascorbate peroxidase (APX), and glutathione reductase (GR). These responses were examined in relation to the tolerance of drought stress in H. perforatum. Ninety-dayold seedlings were subjected to drought for three weeks. The physiological parameters of leaf length, RWC, Fv/Fm, and osmotic potential were reduced under drought. The $H_2O_2$, TBARS, and proline levels were increased significantly under drought stress. Moreover, the proline content increase was greatly pronounced (25.9-fold) compared to the control groups. The high accumulation of proline may have resulted from the 83.8% leaf RWC still remaining under drought stress. On the other hand, the SOD, CAT, and GR enzyme activities were enhanced, whereas the POX and APX activities were reduced. The results indicate that improved tolerance to drought stress in H. perforatum plants may be accomplished through increased capacity of the antioxidative defense system.Öğe SOIL STABILIZATION AND LANDSCAPE REHABILITATION STUDIES IN EROSION AREAS: CAPAKCUR MICROCATCHMENT EXAMPLE(Parlar Scientific Publications (P S P), 2019) Meral, Alperen; Yüksel, Alaaddin; Demir, Yasin; Başaran, Nermin; Doğan, Tuba Gül; Kaya, Sertaç; Eroğlu, EnginErosion is a serious problem all over the world as in Turkey. The main cause of erosion in Turkey is the destruction of natural resources. The productivity function of lands is decreased due to the transported soil along with various minerals and organic matter, dams loss their functions long before their estimated economic life, and floods cause the loss of life and property. The negative effects of erosion on structures of natural areas can be diminished by landscape rehabilitation studies. Within the scope of this study, 855,716 ha area including Yelesen, Saban and Ortakoy villages in the Capakcur Microcatchment of the Bingol Province Central District was investigated and soil samples were collected. Landscape analysis was carried out for water, erosion and habitat functions, which are the most important components of the planning stage for the landscape rehabilitation studies. This study was also conducted to determine the erosion sensitivity and measures to be taken for a total of 855,716 ha land. The results showed that 11.68% (100,097 ha) of the study area is within the 1st degree sensitivity class, 5.24% (26,625ha) is in the 2nd degree sensitivity class, 16.15% (138,335ha) is in the 3rd degree of erosion sensitivity class and 69.03% (590,659 ha) is in 4th degree of sensitivity class. Plant growth, soil improvement, water quality, drainage, slope sensitivity and erosion status in the repaired areas should be periodically monitored after the completion of all operations. Fieldworks should be finalized with the completion and renewal planting following the erosion monitoring.Öğe A Visual Assessment of Roadside Poplar Plantings in Turkey(Ankara Univ, Fac Agr, 2018) Eroğlu, Engin; Acar, CengizRoadside plantings along urban and rural road corridors are designed to create visual effects as well as to provide functional benefits such as shading, screening or routing. Considering their potential for daily public use, roads and road corridors, as significant visual impact centers, can attract people's attention and affect their points of view. Poplar species, which grow rapidly and easily along road corridors and can adapt to different ecological conditions swiftly, are used widely in both urban and rural landscapes in Turkey. The main objective of this study was to determine the visual structures dependent on the mad-plant relationships of the poplar compositions that play an important role in shaping the roadside landscapes. For this purpose, compositions of poplar trees in selected urban and rural road corridors throughout Turkey were photographed and visual analysis techniques (VATS) were applied to determine visual preferences. Participants (n= 35) were shown 30 photographs, selected from the nearly 1000 taken, of road corridor poplar plantings and their evaluations were recorded in a questionnaire. In this survey, the people were requested to evaluate their appreciation levels towards the plantings as well as to express their other visual preferences and to assess visual quality. In addition, the association of all these evaluations with the demographic characteristics of the participants were determined. A correlation analysis was then performed to identify the relationships among all the visual assessments and a cluster analysis was conducted according to the visual status of the photographs in order to determine their groups. In the results of the study, the poplar trees, either individually or in the form of compositions, were reported to have a significant visual diversity. Moreover, the cluster analysis found the resulting three groups to be associated with leaf density, seasonal conditions and the trees as individuals or in groups. The seasonal variation factor in particular was shown to be visually effective in the poplar compositions. It was determined that visual perception of the poplar plantations differed in accordance with the demographic differences. This work established that poplar plantations as single trees or in groups and their proximity to the road altered visual preferences, and consequently, some suggestions were made concerning the use of poplars in roadside landscape planning.Öğe A visual assessment of roadside poplar plantings in Turkey(Ankara University, 2018) Eroğlu, Engin; Acar, CengizRoadside plantings along urban and rural road corridors are designed to create visual effects as well as to provide functional benefits such as shading, screening or routing. Considering their potential for daily public use, roads and road corridors, as significant visual impact centers, can attract people’s attention and affect their points of view. Poplar species, which grow rapidly and easily along road corridors and can adapt to different ecological conditions swiftly, are used widely in both urban and rural landscapes in Turkey. The main objective of this study was to determine the visual structures dependent on the road-plant relationships of the poplar compositions that play an important role in shaping the roadside landscapes. For this purpose, compositions of poplar trees in selected urban and rural road corridors throughout Turkey were photographed and visual analysis techniques (VATs) were applied to determine visual preferences. Participants (n= 35) were shown 30 photographs, selected from the nearly 1000 taken, of road corridor poplar plantings and their evaluations were recorded in a questionnaire. In this survey, the people were requested to evaluate their appreciation levels towards the plantings as well as to express their other visual preferences and to assess visual quality. In addition, the association of all these evaluations with the demographic characteristics of the participants were determined. A correlation analysis was then performed to identify the relationships among all the visual assessments and a cluster analysis was conducted according to the visual status of the photographs in order to determine their groups. In the results of the study, the poplar trees, either individually or in the form of compositions, were reported to have a significant visual diversity. Moreover, the cluster analysis found the resulting three groups to be associated with leaf density, seasonal conditions and the trees as individuals or in groups. The seasonal variation factor in particular was shown to be visually effective in the poplar compositions. It was determined that visual perception of the poplar plantations differed in accordance with the demographic differences. This work established that poplar plantations as single trees or in groups and their proximity to the road altered visual preferences, and consequently, some suggestions were made concerning the use of poplars in roadside landscape planning. © Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi.Öğe Yamaç Mikrohavzası’nda (Bingöl) Arazi Kullanımı Durumunun CBS ile Belirlenmesi ve AgroTurizm Potansiyelinin Değerlendirilmesi(2018) Yüksel, Alaaddin; Meral, Alperen; Demir, Yasin; Eroğlu, EnginGünümüzde agro-turizm faaliyetleri her geçen gün daha da önem kazanan turizm etkinliklerinden birisiolarak karşımıza çıkmaktadır. Son zamanlarda agro-turizm faaliyetleri, başta gelişen ve gelişmekte olan ülkelerolmak üzere hem kırsal kalkınmanın sağlanması hem de biyoçeşitlilik ve ekosistemi korumaya katkıda bulunmakamacıyla çeşitli kuruluşlar tarafından da desteklenmektedir. Bu çalışmada Bingöl İli Yamaç Mikrohavzası örnekalınarak Murat Nehri Havzası Rehabilitasyon Projesi uygulaması sonrasındaki agro-turizm potansiyelibelirlenmekte ve kırsal kalkınma açısından bölgeyi destekleyici öneriler geliştirilmektedir. Bu bağlamda projeuygulamasının öncesi ve sonrası CBS ve senaryo analizleri yardımıyla belirlenmiş olup mevcut tarımsal arazilerindurumu, alanın agro-turizme uygunluğu, bölgede agro-turizm açısından yapılacak faaliyetler, agro-turizmfaaliyetleri içindeki yeri ve gücü sorularına yanıt aranmaktadır. Bu çalışmanın ana amacı, bölgede en çok yapılantarımsal faaliyetler açısından (ceviz yetiştiriciliği, sebze ve arıcılık), bölgenin agro-turizm potansiyelinin ortayakonulması ve kırsal kalkınma açısından bölgeye sağlanacak katkıların belirlenmesidir ve çalışma dahilinde yerelhalk ve sorumlu kuruluşlar boyutunda öneriler geliştirilmesidir.Öğe Yedigöller Milli Parkı, Kargalı Gölcük ve Göksu Tabiat Parklarındaki doğal sucul bitki türlerine yönelik tehditlerin belirlenmesi(2023) Aksoy, Necmi; Koçe, Nihan; Özkan, Neval Güneş; Müderrisoğlu, Haldun; Eroğlu, EnginBu çalışmanın amacı Bolu Yedigöller Milli Parkı ile Kargalı Gölcük ve Göksu Tabiat Parklarında bulunan sucul habitatlardaki bitki türlerinin izlenmesi ve tehditlerin belirlenmesidir. 2022 yılında yapılan arazi çalışmaları ile göller içerisinde ve kıyı alanlarında yayılış yapan doğal ve yabancı bitki taksonları belirlenmiştir. Yedigöller Milli Parkı’nda 25 familya ve 35 cinse ait 37 takson, Kargalı Gölcük Tabiat Parkı’nda 6 familya ve 6 cinse ait 8 takson, Göksu Tabiat Parkı’nda ise 12 familya ve 14 cinse ait 18 taksonun yayılış yaptığı teşhis edilmiştir. Vejetasyon analizi yapılarak bu bitki türlerinin oluşturduğu toplumlar Braun-Blanquet yöntemine göre belirlenmiştir. Yedigöller Milli Parkı’nda 3’ü sucul, 1’i kıyı-çamur ve 1’i riperian vejetasyona ait olmak üzere 5 toplum; Kargalı Gölcük Tabiat Parkı’nda sucul vejetasyona ait 1 toplum; Göksu Tabiat Parkı’nda 2’si sucul, 2’si kıyı çamur vejetasyona ait olmak üzere 4 bitki toplumu ortaya konmuştur. Bu toplumların yayılış yaptığı habitatlardaki biyolojik çeşitliliği tehdit eden muhtemel tehditler ve koruma önlemleri belirlenmiştir.