Yazar "Efek, Engin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Atletizm sporunun stres, atılganlık ve sportmenlik düzeyleriyle ilişkisi(Düzce Üniversitesi, 2021) Efek, Engin; Yiğiter, KorkmazAraştırmanın amacı atletizmin stres, atılganlık ve sportmenlik düzeyleriyle ilişkisini incelemektir. Araştırmanın modeli için tarama modeli seçilmiştir. Çalışmanın evrenini Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde yaşayan 17-34 yaş arasındaki bireyler; örneklemini ise rastgele örneklem yöntemiyle seçilmiş 1254 kişi oluşturmuştur. Katılımcılara "Kişisel Bilgi Formu", "Algılanan Stres Ölçeği", "Rathus Atılganlık Envanteri" ve "Çok Boyutlu Sportmenlik Yönelimi Ölçeği" uygulanmıştır. Elde edilen verilerin analizinde SPSS programı kullanılmıştır. Normallik testleri sonucunda veriler normal dağılım göstermediğinden Spearman Rank Korelasyon Testi, Mann Whitney-U Testi ve Kruskal Wallis Testi ve Bonferroni Testi uygulanmıştır. Verilerin analizinde ayrıca frekans, yüzde, minimum, maksimum, ortalama ve standart sapma değerleri kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi ise p<0,05 olarak belirlenmiştir. Araştırmanın bulguları katılımcıların olumlu stres düzeyine sahip olduklarını ve stresle etkili şekilde baş edebildiklerini; orta derecede çekingen olduklarını ve yüksek düzeyde sportmen davranışlar sergilediklerini göstermiştir. Algılanan stres ile atılganlık ve sportmenlik arasında negatif; atılganlık ve sportmenlik arasında ise pozitif yönlü ve anlamlı ilişkiler mevcuttur. Ayrıca stres ile cinsiyet, yaş, spor yaşı ve branş; atılganlık ile cinsiyet, yaş, spor yaşı ve branş; sportmenlik ile cinsiyet ve branş arasında anlamlı bir ilişki vardır. Araştırmada elde edilen sonuca göre atletizm; düşük algılanan stres düzeyine ve yüksek atılganlık ve sportmenlik düzeyine sahip olmada etkilidir. Atletizmde yaşı küçük olanlar daha stresli, daha atılgan ve rakiplerine daha saygılıdır. Atletizm yaparak geçirilen süre arttıkça daha az stres yaşanmakta, daha atılgan davranılmakta, kurallara ve yönetime ve rakibe daha saygılı olunmaktadır. Ayrıca atletizm sporcuları spor yapmayanlara göre anlamlı şekilde daha atılgan; mücadele sporları sporcularına, diğer branşların sporcularına ve hiç spor yapmayanlara göre anlamlı şekilde daha sportmendir.Öğe Examination of the relationship between the levels of sportspersonship and perfectionism of high school students(Univ Peruana Union, 2022) Efek, Engin; Türegün, EmreThe study examines the relationship between secondary school students' sportspersonship and perfectionism levels. The study group of the research consisted of 237 secondary school students. A personal Information Form was used to determine the demographic characteristics of the participants. While the Physical Education Lesson Sportspersonhip Behavior Scale was used to determine the sportsmanship levels, the Perfectionism Scale was used to determine the perfectionism levels. According to the results obtained, a positive and significant relationship was found between students' positive behavior scores and positive perfectionism scores. While there is a significant relationship between sportspersonship and gender, participation in sports, and age, the relationship between gender and perfectionism is not significant. Students who play sports have a higher level of positive perfectionism and a lower level of negative perfectionism. As a result, students with positive perfectionistic attitudes tend to exhibit positive behaviors in sports.Öğe The Examination of Trait Anxiety Level of Referees in Different Branches (The Sample of Mugla)(Int Journal Applied Exercise Physiology, 2020) Onturk, Yavuz; Bingol, Erkan; Efek, Engin; Bayrakdaroglu, Yesim; Gorun, LeventThe aim of this study to examine the trait anxiety level of referees in different branches in terms of some variables. For the model of the research, the survey model, one of the quantitative research types, was chosen. While the population of the research is composed of referees working in different branches in Mugla Province, the sample is composed of 167 referees who have been chosen by a randomized sampling method and participated in the research voluntarily. The authors designed a personal information form for the demographical information of the participants. The Trait Anxiety Inventory developed by Spielberger, Gorsuch and Luschene (1) (1970) and adapted to Turkish by Oner and Le Compte (2) (1983) was used to determine the participants' anxiety levels. The data obtained from the form and scale used were analyzed using the SPSS 17 package program. Frequency, percentage, average, and standard deviation values were used in the analysis of the data. Data normal distributions were analyzed with Skewness-Kurtosis values. Since the data showed normal distribution, t-test and ANOVA test, which are parametric tests, were used, and the significance level was accepted as p <0.05. According to the findings of the study, while the anxiety levels of the referees showed significant differences in terms of gender, they did not display a significant difference with the variables of age, education level, refereeing time and refereeing classification. Consequently, the trait anxiety levels of female referees are significantly higher in favor of the trait anxiety levels of male referees. This study revealed that anxiety-reducing training should be focused on reducing the trait anxiety situations that female referees experience more than male referees.Öğe Futbol Hakemlerinin Sürekli Kaygı Düzeylerinin İncelenmesi(2020) Görün, Levent; Efek, Engin; Öntürk, Yavuz; Bingöl, ErkanFutbol günümüzde en popüler spor dallarından biri olarak bilinmektedir. Geniş çaplı bir endüstriye sahip futbolun saha içinde en önemli karar merci olan hakemlerin, tüm futbol paydaşları ile etkileşim halinde olduğu da bir gerçektir. Dolayısıyla futbol hakemleri yoğun duygu ve düşünceler içinde olabilmektedir. Bu araştırmada da, futbol hakemlerinin yaşadığı duygulardan biriolan sürekli kaygı düzeylerininçeşitli demografik değişkenler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmadanicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmıştır.Araştırmanın evrenini Batı Karadeniz Bölgesi 2019 yılındagörev yapan 327 futbol hakemi oluştururken, örneklemini ise, basit seçkisiz (Random sampling) örnekleme yöntemi ile evren içerisinden gönüllü katılım sağlayan 32 kadın %12,7-219 erkek %87,3 toplamda 251 hakemden oluşturmuştur. Katılımcıların bazı demografik özelliklerini belirlemek için araştırmacılar tarafındanoluşturulmuş 4 soruluk “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. Katılımcıların sürekli kaygı düzeylerini belirlemek amacı ile Spielberger, Gorsuch ve Luschene (1970) tarafından geliştirilen, Öner ve Le Compte (1983) tarafından Türkçe ’ye uyarlanan “Sürekli Kaygı Envanteri” kullanılmıştır. Verilerin analizinde frekans, yüzde, minimum, maksimum, ortalama ve standart sapma değerleri kullanılmıştır. Veri dağılımları Skewness-Kurtosis değerleri ile incelenmiş, veriler normal dağılım gösterdiğinden parametrik testlerden olan t-testi ve ANOVA testi kullanılmış, anlamlılık düzeyi ise p<0,05 olarak belirlenmiştir. Araştırmanın bulgularına göre, hakemlerin sürekli kaygı düzeyleri genel olarak yüksek bulunmuştur.Kadın ve bekâr hakemlerin sürekli kaygı düzeyleri erkek ve evli hakemlere göre ise daha yüksektir. Ayrıca, hakemlerin sürekli kaygı düzeyleri cinsiyet ve medeni durum değişkenleri açısından anlamlı bir farklılık ifade etmezken, hakemlik yapma süresi ve klasman değişkenleri açısından anlamlı bir farklılığa neden olmuştur. Araştırmanın sonucu, hakemlerin sürekli kaygı düzeylerinin genel olarak yüksek olmakla birlikte, kadın hakemlerin sürekli kaygı düzeylerinin erkek hakemlerin sürekli kaygı düzeylerine göre daha yüksek olduğunu ortaya çıkarmıştır. Ayrıca, hakemlerin sürekli kaygı düzeyleri cinsiyet ve medeni durum değişkenlerinden etkilenmezken, hakemlik yapma süresi ve klasmanı yüksek olan hakemlerin sürekli kaygı düzeyleri hakemlik yapma süresi az ve daha alt klasmanda olan hakemlere göre anlamlı oranda daha yüksektir.Bu çalışma, hakemlerin yaşadıkları sürekli kaygı durumunu azaltmak için bu konuda yapılacak olan eğitimlere ihtiyaç olduğunu ortaya koymuştur.Öğe The Investigation of Basic Psychological Needs of Referees Actively Working in Different Branches(Int Journal Applied Exercise Physiology, 2020) Yildiz, Mevlut; Efek, Engin; Onturk, YavuzIn this study, it is aimed to examine the basic psychological needs of referees who are active in different branches in terms of various variables. For the model of the research, the survey model, one of the quantitative research types, was chosen. The universe of the research is composed of referees working in different branches in Mugla Province and 167 referees whose sample was selected by a randomized sampling method and voluntarily participated in the research. The 8-question Personal Information Form organized by the researchers was used to determine the demographic characteristics of the participants, and the Basic Psychological Needs Scale was used to determine the basic psychological needs. The data obtained from the form and scale used were analyzed using the SPSS 17 package program. Frequency, percentage, average, and standard deviation values were used in the analysis of the data. Data normal distributions were analyzed with Skewness-Kurtosis values. Since the data showed normal distribution, t-test, and ANOVA tests, which are parametric, were used, and the significance level was accepted as p<0.05. According to the findings of the study, referees' basic psychological needs did not display a significant difference with the variables of age, education level, refereeing time, and refereeing classification. It was found that the needs of the participants in the relatedness sub-dimension were higher than their needs in the other sub-dimensions. As a result, it can be said that the basic psychological needs of the referees participated in the research are high.