Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Demir, Yasin" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Bingöl Ovası Tarım Topraklarının Verimlilik ile Bazı Ağır Metal İçeriklerinin Belirlenmesi ve Haritalanması
    (Düzce Üniversitesi, 2022) Taş, Rıdvan; Demir, Yasin
    Bingöl sahip olduğu engebeli coğrafik yapısı nedeniyle sınırlı bir tarım alanına sahiptir. Bu nedenle tarımsal alanlar giderek önemini arttırmaktadır. Sanayileşme, yoğun tarım uygulamaları ve trafik yoğunluğu nedeniyle bu alanlarda topraklarda bozunumalar ve ağır metal birikimi olabilmektedir. Bu çalışmanın amacı tarımsal faaliyetlerinin yoğun olarak yapıldığı Bingöl Ovasının bir kısmında toprakların ağır element içeriğini belirlemektir. Bu doğrultuda çalışma alanı olarak belirlenen alandan 34 adet grid yöntemine göre toprak örneği alınmıştır. Toprak örneklerinde genel toprak özellikleri ile birlikte, krom (Cr), bakır (Cu), mangan (Mn), bakır (Cu), demir (Fe), kadmiyum (Cd), demir (Fe), kurşun (Pb), nikel (Ni), ve çinko (Zn) ağır metal içerikleri belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlar standart değerler göz önünde bulundurularak değerlendirilmiştir. Analiz sonuçlarına göre araştırma alanı toprakları killi tın bünyeye sahip, nötr reaksiyonlu, tuzsuz ve düşük organik madde içeriğine sahiptir. Topraklar genel olarak azot, fosfor ve potasyum içerikleri bakımından sırasıyla orta, düşük ve yeterli dir. Çalışma alanı topraklarında toplam ağır metal içeriklerine göre sadece %23,6’sının Mangan içeriği sınır değerler üzerindedir. Diğer bütün ağır elementler sınır değerler altında bulunmuştur.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    BİYOKÖMÜR VE POLİAKRİLAMİD’İN DONMA VE ÇÖZÜNME DÖNGÜSÜNDE TOPRAKLARIN AGREGAT STABİLİTESİ VE SU TUTMA KAPASİTESİ ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİSİ
    (Düzce Üniversitesi, 2021) Göçük, Muhittin; Demir, Yasin
    Toprakların oluşum ve karakterizasyonu üzerine iklimin önemli bir etkisi vardır. Yağış, nem, kar ve don gibi iklim olayları toprakların birçok fiziksel, kimyasal ve fiziksel özellikleri üzerine doğrudan ya da dolaylı olarak etki yapmaktadır. Gerek iklim gerekse yanlış tarım uygulamaları neticesinde bozulan toprak özelliklerini iyileştirmek için günümüzde bazı organik ve inorganik toprak katkı maddeleri kullanılmaktadır. Son zamanlarda toprakların fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini korumak veya iyileştirmek için biyokömür (Bc) ve poliakrilamid (PAM) maddeleri kullanılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, artan dozlarda toprağa karıştırılan Bc ve PAM maddelerinin donma ve çözünme (DÇ) döngüsünde toprakların agregat stabilitesi (AS), hacim ağırlığı (Db), tarla kapasitesi (TK) ve solma noktası (SN) özellikleri üzerine olan etkisini belirlemektir. Bu amaçla 0 (kontrol), 2 gr.kg-1, 4 gr.kg-1 ve 8 gr.kg-1 dozlarında hazırlanan toprak-Bc ve toprak-PAM karışımları inkübasyon süreci sonrasında 5, 10 ve 15 defa DÇ döngüsüne maruz bırakılmıştır. Çalışma sonucunda yapılan analizlerde Bc ve PAM katkılı topraklarda DÇ döngüsü arttıkça TK ve AS nin azaldığı tespit edilmiştir (p
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Çapakçur Mikro Havzası’nda (Bingöl) Mikro Havza Ölçekli Peyzaj Değerlendirmesi
    (2020) Yüksel, Alaaddin; Meral, Alperen; Demir, Yasin; Eroğlu, Engin
    Günümüzde doğal ve kültürel kaynaklar hızla tükenmekte ancak buna karşılık etkili olabilecek korumayaklaşımları sergilenememektedir. Mevcut kaynaklar da yanlış alan kullanımları ve yoğun kullanımlarneticesinde yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Doğru ve etkili kaynak yönetimi ve plan kararlarınınalınabilmesi için, ekolojik yapının korumasını hedef alan optimal alan kullanımlarının hassas bir şekildebelirlenmesi gerekmektedir. Doğal kaynakların en belirgin sınırlarını küçük, orta ve büyük ölçekte havzalarbelirlemektedir. Havza bazında ele alınan ekolojik doğal kaynak envanteri yerel ölçekte en önemli oluşumunuda mikro havzalar özelinde ortaya koymaktadır. Bu çalışmanın amacı; mikro havza planlamasına yardımcı olmasıaçısından alandaki mevcut sorunlar ve alanın sahip olduğu doğal ve kültürel olanaklar alanında uzman kişiler vemikro havza sakinlerinin görüşleri doğrultusunda belirlemek ve bu yönde öneriler geliştirilmesine olanaksağlamaktır. Bu amaç doğrultusunda çalışma; Bingöl ili Çapakçur Mikro Havzası sahip olduğu doğal ve kültürelkaynakları ile tarım ve rekreasyonel açıdan önemli bir potansiyelleri araştırılmıştır. Bu kaynakların belirlenerekmikro havzanın bu veriler doğrultusunda planlanması, doğallığın korunması ve sürdürülebilirliğin sağlanmasıaçısından çok önemlidir. Sor-Sapta-Çözümle (Sor-Sap-Çöz) analizleri gerçekleştirilerek, yapılan bu çalışmanınsonucunda da alanın en belirgin sorunları; rekreasyon imkanlarının varlığına rağmen planlamaların olmadığı,sulama yapılarının yetersizliği ve bakımsızlığı, yayla yollarının kullanılamaz halde oluşu, arıcılık ve tarımsalfaaliyetlerin yetersizliği, heyelan ve erozyon yapılarının eksikliği nedeniyle yaşanan toprak kayıpları ve yeterlidoğal kaynaklara sahip olunmasına rağmen (rüzgar, güneş, su) yenilenebilir enerji kaynaklarının verimlikullanılamaması olarak belirlenmiştir. Doğal kaynakların bilinçsiz kullanımı ve orman tahribatının çokluğu damikro havzanın sürdürülebilir kullanımı açısından büyük tehdit oluşturduğu çalışmanın bir diğer önemli sonucuolarak ortaya çıkmıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    İç Mekan Süs Bitkileri Yetiştiriciliğinde Karşılaşılan Toprak Sorunları
    (Düzce Üniversitesi, 2024) Meral, Ramazan; Demir, Yasin
    Bitki yetiştirme ortamı olarak kullanılan organik menşeli toprağın veya karışımların su tutma, havalanma, bitki besin maddesi kapsamı, katyon değişim kapasitesi gibi özellikleri büyük önem taşımaktadır. Başlangıçta ideal olan bir topraklar; bitki besin element içeriğinin azalması yanı sıra, sulama ve drenaj uygulamalarındaki yanlışlıklar nedeniyle sorunlu hale gelebilmektedir. Yetersiz drenaj koşullarında sürekli ıslak veya doyma noktası koşullarında topraktaki havanın yerini suyun alması yeter miktarda havalanmış bir toprak oluşumu yanı sıra hava bileşenlerini de olumsuz yönde etkilemektedir. Ayrıca tekrarlanan sulama-buharlaşma döngüsünde, sulama suyu içeriğine bağlı olarak toprakta tuz birikmeye başlamaktadır. Bu durum kendini saksı toprağı yüzeyinde beyazlaşma ve bitki gelişmesinin yavaşlaması şeklinde göstermektedir. Şebeke sularının kullanılması durumunda ise klor içeriği önem taşımakta olup; en sık rastlanan toksisite kaynaklarından biridir. Diğer önemli bir sorun ise toprak pH değerinin sulama suyu ve uygulanan ticari gübreler nedeniyle değişimidir. Bu durum bitki besin elementlerinin yarayışlılığını ve toprakta oluşan toksit maddelerin miktarı ve etki düzeylerini doğrudan etkilemektedir. Çözüm olarak; drenaj için bırakılan açıklıklar serbest drenaj koşullarında suyun tahliyesine olanak verecek yeterlilikte olmalıdır. İlerleyen süreçlerde açıklıkların kapanmaması için uygun dane dağlım çapına sahip filtre malzemesi kullanılmalıdır. Böylece dren açıklıklarının kil, bitki atıkları ve köklerden zarar görmesi engellenmiş olacaktır. Gerek tuzluluk oluşmaması gerekse mevcut tuzların uzaklaştırılabilmesi için sulama suyuna ek olarak yıkama suyu ilavesi gerekmektedir. Sorun oluşmuş topraklarda bu önlemlerin yansıra hem bitkiler için uygun pH seviyesinin sağlanması hem de tuzluluk giderimi için ıslah uygulamalarının da yapılması gerekmektedir
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    SOIL STABILIZATION AND LANDSCAPE REHABILITATION STUDIES IN EROSION AREAS: CAPAKCUR MICROCATCHMENT EXAMPLE
    (Parlar Scientific Publications (P S P), 2019) Meral, Alperen; Yüksel, Alaaddin; Demir, Yasin; Başaran, Nermin; Doğan, Tuba Gül; Kaya, Sertaç; Eroğlu, Engin
    Erosion is a serious problem all over the world as in Turkey. The main cause of erosion in Turkey is the destruction of natural resources. The productivity function of lands is decreased due to the transported soil along with various minerals and organic matter, dams loss their functions long before their estimated economic life, and floods cause the loss of life and property. The negative effects of erosion on structures of natural areas can be diminished by landscape rehabilitation studies. Within the scope of this study, 855,716 ha area including Yelesen, Saban and Ortakoy villages in the Capakcur Microcatchment of the Bingol Province Central District was investigated and soil samples were collected. Landscape analysis was carried out for water, erosion and habitat functions, which are the most important components of the planning stage for the landscape rehabilitation studies. This study was also conducted to determine the erosion sensitivity and measures to be taken for a total of 855,716 ha land. The results showed that 11.68% (100,097 ha) of the study area is within the 1st degree sensitivity class, 5.24% (26,625ha) is in the 2nd degree sensitivity class, 16.15% (138,335ha) is in the 3rd degree of erosion sensitivity class and 69.03% (590,659 ha) is in 4th degree of sensitivity class. Plant growth, soil improvement, water quality, drainage, slope sensitivity and erosion status in the repaired areas should be periodically monitored after the completion of all operations. Fieldworks should be finalized with the completion and renewal planting following the erosion monitoring.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Yamaç Mikrohavzası’nda (Bingöl) Arazi Kullanımı Durumunun CBS ile Belirlenmesi ve AgroTurizm Potansiyelinin Değerlendirilmesi
    (2018) Yüksel, Alaaddin; Meral, Alperen; Demir, Yasin; Eroğlu, Engin
    Günümüzde agro-turizm faaliyetleri her geçen gün daha da önem kazanan turizm etkinliklerinden birisiolarak karşımıza çıkmaktadır. Son zamanlarda agro-turizm faaliyetleri, başta gelişen ve gelişmekte olan ülkelerolmak üzere hem kırsal kalkınmanın sağlanması hem de biyoçeşitlilik ve ekosistemi korumaya katkıda bulunmakamacıyla çeşitli kuruluşlar tarafından da desteklenmektedir. Bu çalışmada Bingöl İli Yamaç Mikrohavzası örnekalınarak Murat Nehri Havzası Rehabilitasyon Projesi uygulaması sonrasındaki agro-turizm potansiyelibelirlenmekte ve kırsal kalkınma açısından bölgeyi destekleyici öneriler geliştirilmektedir. Bu bağlamda projeuygulamasının öncesi ve sonrası CBS ve senaryo analizleri yardımıyla belirlenmiş olup mevcut tarımsal arazilerindurumu, alanın agro-turizme uygunluğu, bölgede agro-turizm açısından yapılacak faaliyetler, agro-turizmfaaliyetleri içindeki yeri ve gücü sorularına yanıt aranmaktadır. Bu çalışmanın ana amacı, bölgede en çok yapılantarımsal faaliyetler açısından (ceviz yetiştiriciliği, sebze ve arıcılık), bölgenin agro-turizm potansiyelinin ortayakonulması ve kırsal kalkınma açısından bölgeye sağlanacak katkıların belirlenmesidir ve çalışma dahilinde yerelhalk ve sorumlu kuruluşlar boyutunda öneriler geliştirilmesidir.

| Düzce Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Düzce Üniversitesi, Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Düzce, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim