Yazar "Atasoy, Mustafa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 14 / 14
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Case Report: Lupoid cutaneous leishmaniasis mimicking verruca plana(Faculty of 1000 Ltd, 2017) Özlü, Emin; Baykan, Ayşegül; Yaman, Ozan; Ertaş, Ragıp; Atasoy, Mustafa; Özyurt, Kemal; Taşlıdere, NazanCutaneous leishmaniasis (CL) is an infectious disease caused by various species of leishmania protozoan parasites. Lupoid CL is a rare form of CL that has a stunning similarity to other granulomatous cutaneous conditions of infectious or inflammatory origin. Verruca plana, also known as a "flat wart", is a benign proliferation of the skin resulting from infection with human papilloma virus (HPV). Herein, we presented a case of lupoid CL mimicking verruca plana on the face. © 2017 Ozlu E et al.Öğe Dermatoloji Kliniği Alerji Ünitesinde Yapılan Deri Prick Testi Sonuçları(2020) Özyurt, Kemal; Ertaş, Ragıp; Özlü, Emin; Akkuş, Muhammet Reşat; Avcı, Atıl; Atasoy, MustafaAmaç: Deri prick testi (DPT) başlıca atopik dermatit (AD), kronik ürtiker (KÜ),alerjik astma (AA), ve alerjik rinit (AR) gibi hastalıkların tanı ve takibindekullanılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Dermatoloji Kliniği Alerji Ünitesi(DKAÜ)'nde yapılan DPT sonuçlarının geriye dönük olarak incelenerek,endikasyonları ve pozitiflik oranlarının araştırılmasıdır.Gereç ve Yöntem: DKAÜ arşivi kullanılarak 2014-2016 yıllarında yapılan DPTsonuçları incelenmiştir. DPT sonuçları, her hasta için ayrıca arşivlenen DPT formlarıokunarak yapılmıştır.Bulgular: DKAÜ'nde 2014-2016 yılları arasında 1916 hastaya DPT yapılmıştır. Buhastaların 941'inde AA, 133'ünde AR, 842'sinde dermatolojik hastalık olduğugörülmüştür. En az bir ve birden fazla alerjen madde ile DPT pozitiflik oranı, sırasıylaAA, AR ve dermatolojik hastalıklarda; %92.1, %71.4 ve %50 olarak saptanmıştır.Dermatolojik hastalıklar incelendiğinde, 69 kronik ürtiker (KÜ), 55 atopik dermatit(AD) hastası haricinde, geriye kalan 718 hastada, başlıca dermatit, idiopatikgeneralize pruritus (İGP) olmak üzere farklı dermatolojik hastalıkların olduğugörülmüştür. DPT pozitifliği KÜ’de %55.1, AD’te %52.7 ve diğer dermatolojikhastalıklarda %48.6 olarak saptanmıştır.Sonuç: Bu çalışmanın sonuçlarına göre DPT pozitiflik oranı, AR ve AA hastalarındahem KÜ ve AD hem de diğer dermatolojik hastalıklara göre daha yüksektir. Bununnedeni, KÜ ve AD etyopatogenezinde tip 1 aşırı duyarlılık reaksiyonlarının rolünündaha az olması ve/veya farklı dermatolojik tanılarla yönlendirilen hastalarda doğruolmayan DPT endikasyonları olabilir.Öğe Echocardiographic approach of left ventricular dysfunctions in essential hypertension(Saudi Med J, 2007) Aliağaoğlu, Cihangir; Atasoy, Mustafa; Güleç, Ali İhsan; Özdemir, Şevki; Erdem, Teoman; Karakuzu, Ali; Engin, Ragıp İsmail…Öğe Evaluation of platelet parameters and neutrophil/lymphocyte ratio during omalizumab treatment in patients with severe chronic spontaneous urticaria(Tubitak Scientific & Technical Research Council Turkey, 2018) Ertaş, Ragıp; Özyurt, Kemal; Karakükçü, Çiğdem; Akkuş, Muhammet Reşat; Özlü, Emin; Avcı, Atıl; Atasoy, MustafaBackground/aim: Spontaneous wheals and/or angioedema lasting longer than six weeks are described as chronic spontaneous urticaria (CSU). Omalizumab is used for the treatment of antihistamine-resistant CSU. The neutrophil-lymphocyte ratio (NLR), platelet-lymphocyte ratio (PLR), mean platelet volume (MPV), and platelet distribution width (PDW) are considered important indicators of inflammation and platelet activation in chronic diseases. We aimed to determine the NLR, PLR, MPV, and PDW levels in patients with CSU compared with healthy controls. We also aimed to investigate the effects of omalizumab therapy on these parameters in CSU patients. Materials and methods: This hospital-based, retrospective study included 143 patients with CSU and 132 healthy controls with a mean age of 40.0 +/- 13.17 and 42.0 +/- 16.34, respectively. Patients with equal or higher-than-baseline UAS scores at week 12 of omalizumab treatment were considered nonresponders, others were considered responders. We analyzed the neutrophils, lymphocytes, platelet counts, NLR, PLR, MPV, and PDW before, during, and after omalizumab treatment and compared the results with those of healthy controls. Results: CSU patients presented higher baseline MPV (P = 0.035) and lower baseline PDW values (P < 0.001) than healthy controls. There were statistically significant increases in the MPV (P < 0.001), MPV/platelet count (P = 0.005), and PDW (P = 0.003) and there was a statistically significant decrease in the NLR (P = 0.018) during omalizumab treatment. The percent increase of MPV was low in nonresponders (P = 0.009). Nonresponders had lower PDW values than responders (P = 0.040). Conclusion: The increase in the MPV and PDW may be due to platelet activation during omalizumab treatment. The decrease in the NLR may be regarded as an antiinflammatory effect of omalizumab. The effect of omalizumab on platelet and inflammatory markers may be used to discriminate the responders from nonresponders.Öğe Generalized dyspigmentation on the body(Wiley, 2009) Aliağaoğlu, Cihangir; Atasoy, Mustafa; Yıldırım, Ümran; Erdem, Teoman; Erdem, Cengizhan; Engin, Ragıp İsmail…Öğe Lupus vulgaris with unusual involvement(2007) Aliağaoğlu, Cihangir; Atasoy, Mustafa; Yıldırım, Ümran; Engin, Ragıp İsmail; Timur, HandanLupus vulgaris is the most encountered form of cutaneous tuberculosis, and the most common site of involvement is the head and neck. In our lupus vulgaris cases, the lesions were located in throcal area in one case and gluteal area in the other. Ziehl-Neelsen and periodic acid-Schiff stains did not demonstrate any acid-fast bacilli. Culture did not grow mycobacterium tuberculosis except in case 1. PPD was strongly positive in all of the cases. Lesions of lupus vulgaris improved after anti-tuberculotic threrapy.Öğe Lupus vulgaris: 30 years of experience from eastern Turkey(Wiley, 2009) Aliağaoğlu, Cihangir; Atasoy, Mustafa; Güleç, Ali İhsan…Öğe PSORTAKSİS: Kayseri Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Dermatoloji Kliniği'nde Kullanılan Yeni Bir Psoriasis Hasta Kayıt Sistemi(2018) Özyurt, Kemal; Avcı, Atıl; Ertaş, Ragıp; Ulaş, Yılmaz; Akkuş, Muhammed Reşat; Özlü, Emin; Atasoy, MustafaAmaç: Birçok ülkede, hasta kayıt sistemlerinde (HKS) ilaçların etkin takiplerinin yapılabilmesi amacıyla, sistemik ve biyolojik ajan tedavileri alan hastalara ait bilgiler de dahil edilmiştir. Literatür bilgilerine dayalı olarak Türkiye'de psoriasise özel HKS olmadığı bilinmektedir. Burada psoriasise özel olarak ilk kez kullanılan HKS'nin sunulması amaçlanmıştır.Yöntemler: Psoriasis Takip Sistemi (PSORTAKSİS), Kayseri Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi (KSUAM) Dermatoloji Kliniği tarafından hazırlanmış ve KSUAM Bilgi İşlem Merkezi tarafından hastane otomasyon sistemine entegre edilmiştir. PSORTAKSİS, 01 Ekim 2016 tarihinden itibaren KSUAM Dermatoloji Kliniği Kronik Deri Hastalıkları Polikliniği'nde, hastalık şiddeti ya da tedavi farklılıkları gözetilmeksizin tüm psoriasis hastalarının takibinde kullanılmaktadır. Bulgular: PSORTAKSİS hastaların demografik verileri, klinik bulguları, laboratuvar çıktıları ve tedavi bilgilerinin kaydedilmesini sağlayan ana ve alt sekmelerinden oluşmaktadır. Sonuç: HKS, tedavi seçenekleri oldukça çok olan ve ayrıntılı takip gerektiren psoriasis için önemlidir. İlaçların güvenli ve etkin kullanılmasının yanı sıra HKS epidemiyolojik ve klinik çalışmalar için bilgiler sağlar. KSUAM Dermatoloji Kliniği'nde bir yıla yakın zamandır PSORTAKSİS kullanılmaktadır. Türkiye'de ilk uygulama olan PSORTAKSİS'in geliştirilmesi ve ülke çapında yaygınlaştırılması önemli ve gerekli bir katkı sağlayacaktır.Öğe PSORTAKSİS: Kayseri Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Dermatoloji Kliniği’nde Kullanılan Yeni Bir Psoriasis Hasta Kayıt Sistemi(Galenos Yayincilik, 2018) Özyurt, Kemal; Avcı, Atıl; Ertaş, Ragıp; Ulaş, Yılmaz; Akkuş, Muhammed Resat; Özlü, Emin; Atasoy, MustafaAmaç: Birçok ülkede, hasta kayıt sistemlerinde (HKS) ilaçların etkin takiplerinin yapılabilmesi amacıyla, sistemik ve biyolojik ajan tedavileri alan hastalara ait bilgiler de dahil edilmiştir. Literatür bilgilerine dayalı olarak Türkiye’de psoriasise özel HKS olmadığı bilinmektedir. Burada psoriasise özel olarak ilk kez kullanılan HKS’nin sunulması amaçlanmıştır. Yöntemler: Psoriasis Takip Sistemi (PSORTAKSİS), Kayseri Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi (KSUAM) Dermatoloji Kliniği tarafından hazırlanmış ve KSUAM Bilgi İşlem Merkezi tarafından hastane otomasyon sistemine entegre edilmiştir. PSORTAKSİS, 01 Ekim 2016 tarihinden itibaren KSUAM Dermatoloji Kliniği Kronik Deri Hastalıkları Polikliniği’nde, hastalık şiddeti ya da tedavi farklılıkları gözetilmeksizin tüm psoriasis hastalarının takibinde kullanılmaktadır. Bulgular: PSORTAKSİS hastaların demografik verileri, klinik bulguları, laboratuvar çıktıları ve tedavi bilgilerinin kaydedilmesini sağlayan ana ve alt sekmelerinden oluşmaktadır. Sonuç: HKS, tedavi seçenekleri oldukça çok olan ve ayrıntılı takip gerektiren psoriasis için önemlidir. İlaçların güvenli ve etkin kullanılmasının yanı sıra HKS epidemiyolojik ve klinik çalışmalar için bilgiler sağlar. KSUAM Dermatoloji Kliniği’nde bir yıla yakın zamandır PSORTAKSİS kullanılmaktadır. Türkiye’de ilk uygulama olan PSORTAKSİS’in geliştirilmesi ve ülke çapında yaygınlaştırılması önemli ve gerekli bir katkı sağlayacaktır.Öğe The rapid effect of pulsed dye laser on demodex density of facial skin(Taylor & Francis Inc, 2019) Ertaş, Ragıp; Yaman, Ozan; Akkuş, M. Reşat; Özlü, Emin; Avcı, Atil; Ulaş, Yılmaz; Atasoy, MustafaBackground: Recently, treatment with acaricides, which is aimed at reducing excessive proliferation of demodex mites, has gained popularity due to its providing a significant improvement in the symptoms of diseases, such as rosacea, seborrhoeic dermatitis, and perioral dermatitis. The effect of IPL on demodex mites was reported in skin biopsy specimens in three patients; however, to the best of our knowledge, no study exists to date, which evaluates the effect of pulsed dye laser (PDL) on demodex density (Dd) in larger patient group. We aim here in to observe the Dd before and after PDL therapy with two different skin biopsy techniques. Material and methods: Thirty-one patients diagnosed with rosacea were included in the study who received PDL treatment. Dds which were measured by using both the SSSB (standardized skin surface biopsy) and CTM (cellophane tape method) techniques before and after 3 weeks of PDL therapy were evaluated. Results and discussion: The Dd of patients before PDL treatment was 13.0 (interquartile range (IQR): 5.0-28.0) and after 3 weeks of PDL treatment it was 6.0 (IQR: 3.0-12.0) with SSSB. After PDL treatment, the Dd was significantly lower than pretreatment the Dd (p = 0.002). The present study shows that PDL significantly reduced Dd in facial skin with one session.Öğe Refining diagnosis is the prerequisite for the correct treatment: The cytodiagnostic utility of SOX10 in the diagnosis of metastatic melanoma(Wiley, 2021) Kilitci, Asuman; Elmas, Omer Faruk; Demirbas, Abdullah; Gamsizkan, Mehmet; Atasoy, Mustafa; Tursen, Umit; Lotti, Torello[Abstract Not Available]Öğe Therapeutic efficacy and safety of three different modalities in pediatric patients with plantar warts(Wiley, 2021) Acar, Emine Muge; Uyar, Belkiz; Elmas, Omer Faruk; Ozyurt, Kemal; Atasoy, Mustafa; Tursen, Umit; Lotti, TorelloHuman papillomavirus infection is relatively common in communities. Thus, determining an effective and painless treatment method, especially in pediatric patients is of utmost importance. This study aimed to compare the outcomes of three different methods of treating plantar warts in pediatric patients. Children with verruca plantaris treated with a salicylic acid-lactic acid combination once daily (SA/LA 1), a salicylic acid-lactic acid combination applied in three to seven layers under occlusion every 3 days (SA/LA 2), or a combination of 5-fluorouracil (0.5%) and salicylic acid (10%) (SA/5-FU) were evaluated retrospectively. Treatment responses and recurrence rates were also evaluated after a minimum of 4 months. Among the 98 children with verruca plantaris, 19 were treated with SA/LA 1, 53 were treated with SA/LA 2, and 18 were treated with SA/5-FU; the eight patients who received cryotherapy were excluded. The mean treatment duration was significantly shorter in the SA/LA 2 group than in the SA/LA 1 group and the SA/5-FU group. (p = 0.000 for both) Application of a salicylic acid-lactic acid combination in multiple layers under occlusion is a safe, painless, and effective treatment method for plantar warts in children.Öğe Tuberculosis verrucosa cutis(2009) Aliağaoğlu, Cihangir; Atasoy, Mustafa; Güleç, Ali İhsan; Özdemir, Şevki; Erdem, Teoman; Engin, Ragıp İsmail; Sunam, G.Tuberculosis verrucosa cutis is a paucibacillary form of cutaneous tuberculosis caused by exogenous re-infection in previously sensitized individuals. The arms and feet were involved in three cases. Gluteal area was involved in one case. Ziehl-Neelsen and periodic acid-Schiff stains did not demonstrate any acid-fast bacilli. Cultures were positive for Mycobacterium tuberculosis except one case. Lesions of tuberculosis verrucosa cutis improved after anti-tuberculous therapy. There were no active organ and other skin tuberculosis.Öğe Tuberculosis verrucosa cutis. Experience from eastern Turkey(Saudi Med J, 2007) Aliağaoğlu, Cihangir; Atasoy, Mustafa; Güleç, Ali İhsan; Özdemir, Şevki; Erdem, Teoman; Karakuzu, Ali; Engin, Ragıp İsmail…