Yazar "Ağan, Kağan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 12 / 12
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Alleviating doxorubicin-induced reproductive toxicity: protective and androgenic effects of drone larvae on sperm morphology and hormonal balance(Springer, 2025) Ağan, Kağan; Kaya, Salih Tunç; Ağan, Aydan Fulden; Yoldaş, Pınar Ağyar; Yoldaş, Taner; Keleş, Ayşe İkinci; Kekeçoğlu, MeralÖğe Anticancer Effect of Food Supplements on Saos-2 Osteosarcoma Cell(Düzce Üniversitesi, 2020) Ağan, Kağan; Zarringhalami, Roshanak; Ağan, Aydan Fülden; Yaşar, MustafaObjective: Nowadays medicinal plants have been considered as complementary medicine in cancer treatment by many researchers. Osteosarcoma, one of the most common malignant tumors, which is more common at a young age; It is one of the most common types of cancer that occur in mesenchymal bone-forming cells and affect the musculoskeletal system. Today instead of cancer drugs due to their numerous side effects that can suppress or prevent cancer treatment, food supplement products that contain plant extracts may be preferred. In this study, the anticancer effects of five different food supplements were investigated on osteosarcoma Saos-2 cancer cell line. Material-Method: Application doses were as 1000, 2000, 3000, 4000, 5000, 6000 µg/ml and IC50 values were calculated by creating two working groups of 24 and 48 hours. Results: Extracts of five different herbal product showed cytotoxic effect on Saos-2 cancer cell line due to their mixture of medicinal plants, however REGULIN® showed the most cytotoxic effect among them.Conclusion: It was determined that REGULIN® used in the remember regeneration therapy method (RTM), had the most anticancer effect in each of the 24 and 48 hour application groups. Cytotoxic effect of these food products on other cancer cell lines and their use in the pharmaceutical and health industries is recommended in future studies.Öğe DVD-REG® TAKVİYE EDİCİ GIDA ÜRÜNÜNÜN AKUT SUB-AKUT TOKSİSİTESİNİN SIÇANLAR ÜZERİNDE ARAŞTIRILMASI(Sağlık Bilimleri Üniversitesi, 2020) Yaşar, Mustafa; Saraç, Güliz; Sipahi, Nisa; Yoldaş, Pınar Ağyar; Ağan, Kağan; Ağan, Aydan Fülden; Şirin, NeslihanGeleneksel ve tamamlayıcı tıp alanında tıbbi olarak faydalı olduğu bilinen bitkilerin farklı oranlarda karışım olarak kullanılması oldukça yaygın bir kullanım alanı bulmuştur. İlaç üretimindeki maddi ve zamansal kısıtlamalar, tedavi yerine destekleyici bitkisel bileşenlerin kullanımı açısından önemli bir fayda sağlamaktadır. Bununla birlikte, bu bileşenleri oluştururken, bitkilerin kökeninden aktif maddeye ve kullanılabilecek doz aralığına kadar birçok alanda toksik olmayan dozu belirlemek gerekmektedir. Bu çalışmada Remember Regeneration Tedavide (RTM) kullanıldığı bilinen DVD-REG® bitkisel takviyelerinin akut ve subakut toksisite analizleri yapılmıştır. Klinik gözlem bulguları ISO 10993-11:2017 standartlarına göre değerlendirilmiş olup kontrol ve uygulama grupları arasında herhangi bir değişikliğe ratlanılmamıştır. Hematolojik ve biyokimyasal kan parametreleri 0., 1., 7. ve 14. günlerinde değerlendirilmiş kontrol ve uygulama grupları arasında herhangi bir değişiklik tespit edilmemiştir. Histolojik açıdan toksisitenin araştırıldığı karaciğer, kalp, böbrek ve dalak dokularında gruplar arasında patolojik bir bulguya rastlanılmamıştır. Bu çalışma ile Türkiye’de kullanımakta olan gıda takviyesi DVD-REG®’in akut ve subakut etkileri araştırılmış olup elde edilen veriler kronik toksisite testleri için fayda sağlayacaktır.Öğe DVD-SNO® Takviye Edici Gıda Ürününün Sıçanlarda Akut Sub-akut Toksisitesinin Araştırılması(Sakarya Üniversitesi, 2020) Yaşar, Mustafa; Saraç, Güliz; Gök, Ali; Ağan, Kağan; Yoldaş, Pınar Ağyar; Şirin, NeslihanGeleneksel olarak sıklıkla kullanılan tıbbi bitkilerin bilinçsiz kullanımı bazı komplikasyonlara neden olabilmektedir. Bitkilerin toksisite testlerinin detaylı olarak araştırılması bitkisel ürünlerin olası etkilerinin belirlenmesi, takviye edici gıdaların üretiminde uygun dozun ayarlanması açısından önem arz etmektedir. DVD-SNO®, devedikeni tohumu (Silybum marianum), biberiye (Rosmarinus officinali), zerdeçal (Curcuma longa), şahtere (Fumaria officinalis), hindiba (Cichorium intybus) ve sinirli ot (Plantago majör) bitkilerinin kombinasyonuyla hazırlanmış bitkisel bir gıda takviyesidir. DVD-SNO® içeriğindeki bu bitkilerin geleneksel olarak kombine halde ya da ayrı ayrı kullanımları yaygındır ve sağlık için faydalı oldukları düşünülmektedir. Bu çalışmada Remember Regeneration Tedavide (RTM) kullanılan DVD-SNO® ürününün akut ve sub-akut toksisitesinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Deney gruplarında 250-300 g ağırlığında sekiz aylık Wistar albino dişi sıçanlar kullanılmıştır. Çalışma ISO 10993-11, ISO 10993-2 ve ISO 10993-12 uluslararası test standartlarından yararlanılarak tasarlanmıştır. Kontrol grubuna salin, deney gruplarına 13,3 mg/mL DVD-SNO® takviye edici gıda ürünü gavaj yoluyla verilmiştir. Uygulama süreleri sonunda (akut toksisite için 1 gün ve sub-akut toksisite için 7 gün, sub-akut -sonrası toksisite için 14 gün) hayvanlardan kan ve doku örnekleri alındı. Kan örnekleri biyokimyasal ve hematolojik parametreler için analiz edildi. Kalp, karaciğer, akciğer, böbrek ve dalak dokularının histopatolojisi incelendi. İncelenen tüm parametreler, akut ve sub-akut toksisite açısından kontrol ve uygulama grupları arasında önemli bir farklılık taşımadığı görüldü. Sonuç olarak, sıçanlar üzerinde yapılan bu çalışmada DVD-SNO® ürününün günlük kullanım dozu akut ve sub-akut toksisite göstermemiştir.Öğe Effect of My Guard® Food Supplement on Acute and Subacute Toxicity on Rats(Düzce Üniversitesi, 2020) Yaşar, Mustafa; Şenoğul, Oğuzhan; Şirin, Neslihan; Ağan, Aydan Fülden; Sipahi, Nisa; Ağan, KağanObjective: Today, in the field of traditional and complementary medicine, there has been a serious interest in medicinal plants and the treatment methods performed with the use of these plants. The use of natural resources in drug production studies and the promotion of these uses led to the advantage of reaching the drug at a reasonable cost with a rational method. However, these studies should be carried out with objective practices within the framework of scientific ethical rules. Investigating the toxicity dimension in studies related to the subject is also very important for human health to use these products. For this reason, the aim of the study is to determine the toxic symptoms of the My Guard® herbal mixture syrup which is a product used in the remember regeneration therapy method.Material-Method: In the experimental design, there were 4 groups (1 control and 3 application groups). To observe acute and subacute toxicity, clinical observation, the biochemical, hematological and histopathological parameters of the animals were evaluated at the end of the application times. Results: According to the results obtained from the study, there were not found significant differences in biochemical, hematological and histopathological evaluations between the control and the application groups. Conclusion: In our study, the toxic effects of My Guard® product in the dose mentioned in acute and subacute periods were not observed.Öğe Evaluation of Acute and Subacute Toxicity of ISY-CP® Food Herbal Mixture in Rats(Düzce Üniversitesi, 2020) Yaşar, Mustafa; Şenoğul, Oğuzhan; Karadeniz, Beste; Gök, Ali; Ağyar Yoldaş, Pınar; Ağan, KağanObjective: Recently, there is a growing interest in medicinal and aromatic plants also the treatment methods by using these plants in traditional and complementary medicine. On the other hand, possible toxicities of medicinal and aromatic plants has lately begun to be researched and it is extremely important to cognize these possibilities for human consumption. Therefore, a research has been conducted to understand the acute/subacute toxicity characteristics of a plant based herbal mixture, ISY-CP® used in remember regeneration therapy method (RTM) in rats. The product contains a mixture of nettle leaves (Urtica dioica), yarrow (Achillea millefolium), thyme (Thymus vulgaris) and horsetail (Equisetum arvense) plants. The aim of this research was to examine the effects of ISY-CP® herbal mixture in term of toxicity. Material-Method: In the experimental design, 32 female rats were divided into 4 groups (control, acute, subacute and post-subacute). In order to observe acute and subacute toxicity, clinical observations were performed and the biochemical, hematological and histopathological parameters of the animals were evaluated at the end of the application. Results: According to the results obtained from the study, there were not found significant differences in biochemical, hematological and histopathological evaluations between the control and the application groups. Only phorphorus data is statistically different between subacute toxicity group and control group.Conclusion: In our study, the acute and subacute toxic effects of ISY-CP® herbal mixture’s doses used in this study were not observed.Öğe Evaluation of sleep in women with menopause: results of the Pittsburg Sleep Quality Index and polysomnography(Galenos Yayincilik, 2015) Ağan, Kağan; Özmerdivenli, Recep; Değirmenci, Yıldız; Çağlar, Mete; Başbuğ, Alper; Balbay, Ege Güleç; Sungur, Mehmet AliObjective: To investigate subjective sleep quality among women in the menopausal period and to confirm and diagnose the possible sleep disturbances with polysomnographic (PSG) evaluation objectively. Material and Methods: Sixty-seven women with menopause were enrolled in the study. Sociodemographic characteristics and the features of menopause were recorded. We assessed subjective sleep quality with Pittsburg Sleep Quality Index (PSQI). To confirm sleep disturbances and further diagnose the underlying cause, PSG evaluation was performed to women with PSQI scores of >5 who gave their approval. Results: Mean PSQI score of women with normal PSG evaluation was 12.00 +/- 3.16, while it was 11.00 +/- 2.32 in women with abnormal PSG evaluation (p=0.466); 59.7% (n=40) of women had poor sleep quality. Among these, 11 (64.7%) had abnormal results in the PSG evaluation and were diagnosed with obstructive sleep apnea syndrome (OSAS); 54.5% had mild OSAS, 27.3% had moderate, and 18.2% had severe OSAS. Conclusion: PSQI and PSG evaluations would give a chance to demonstrate sleep problems and shed a light on treatment options according to the underlying causes of sleep disturbances in menopause.Öğe Frequency Of Headache Among Women In The Outpatient Clinics Of Gynecology And Obstetrics(2015) Özmerdivenli, Recep; Değirmenci, Yıldız; Çağlar, Mete; Sungur, Mehmet Ali; Başbuğ, Alper; Ağan, KağanAmaç: Çeşitli nedenlerle jinekoloji ve gebe polikliniklerine başvuran kadınlarda baş ağrısının tipini, sıklığını ve baş ağrısı tipi ile jinekolojik veya obstetric tanı arasındaki muhtemel birlikteliği değerlendirmek. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma jinekoloji ve gebe polikliniklerine başvuran hastalarda yapılmıştır. Sosyodemografik veriler, jinekolojik ve obstetrik tanı, baş ağrısının varlığı yüzyüze görüşme esnasında yapılandırılmış anket formu ile değerlendirilmiştir. Baş ağrısı olan hastalarda, baş ağrısının özellikleri Uluslararası Başağrısı Hastalıkları Sınıflandırması Beta Sürüm-3 kriterlerine gore değerlendirilmiş ve migren, gerilim veya diğer başağrısı tiplerinin klinik tanısı bu kriterlere göre konmuştur. Bulgular: Çalışmaya kayıtlı 205 hastanın 170inde baş ağrısı vardı. Baş ağrısı olan hastaların %60ında migren, %31.2inde gerilim tipi başağrısı, %8.8inde ise diğer baş ağrısı tipleri vardı. Baş ağrısı tipleri ile jinekolojik ve/veya obstetric hastalıklar arasında istatistiki olarak anlamlı bir birliktelik yoktu. Ancak migrenli hastalarda, gebelik, pelvik ağrı ve anormal uterin kanama en sık rastlanan obstetrik ve jinekolojik tanıydı. Gerilim tipi baş ağrısı en sık anormal uterin kanaması olan hastalarda bulunmuştur fakat istatistiki olarak anlamlı değildir (p0.05). Sonuç: Baş ağrısı jinekolojik ve/veya obstetrik hastalıklarla birlikte bulunan yaygın bir problemdir. Çünkü baş ağrısı şikayeti olan hastaların çoğu tanı ve tedavi almamıştır. Baş ağrısı olan hastaların sorgulanması, özellikle potansiyel tehlikelere neden olabilecek gebe ve postpartum hastalarda, sekonder baş ağrısı ile ayırım yapılmasında önemlidir.Öğe Menopoz hastalarında uyku kalitesi(Düzce Üniversitesi, 2015) Ağan, Kağan; Özmerdivenli, RecepMenopoz, kadınlarda üremenin sona erdiği dönemdir. Yumurtalıkların cerrahi operasyonlarla karşılıklı olarak çıkartılması durumuna cerrahi menopoz olarak adlandırılır. Doğal menopoz ise kadınlarda ortalama 45-55 yaş dönemleridir. Yumurtalıkların yaşlanmayla birlikte işlevsizleşmesi sonucu kadınlarda artık yumurta oluşumu gözükmez ve üreme dönemi sonlanır. Menopoz başlangıcıyla birlikte kadınlarda pek çok hormon seviyelerinde düşüşler görülmeye başlar. Bu durum vazomotor semptomlara sebep olurken uyku kalitesini olumsuz yönde etkiler. Bu çalışmada; menopoza girmiş bayanlarda yaşanan uyku problemlerinin önce öznel daha sonra nesnel olarak izlenmesiyle birlikte ortaya konulması ve uyku kalitesi üzerine olan etkilerinin daha iyi anlaşılması, elde edilecek bilgilerle de literatüre, gelecek çalışmalar için ön bilgi sunulması amaçlandı. Araştırmaya Kadın Hastalığı ve Doğum polikliniğinde menapoz tanısı konmuş ve bilgilendirilmiş onam formu alınmış hastalar dahil edildi. Tüm katılımcıların sosyodemografik özellikleri ve menapozal dönemlerine ilişkin veriler kaydedildikten sonra, yüz yüze görüşme yöntemiyle Pittsburg Uyku Kalite İndeksi anketi (PUKÖ) uygulandı, subjektif uyku kalitesi değerlendirmesi yapıldı. Anket formlarının skorlanmasını takiben PUKÖ skorları uyku kalitesinde bozulmaya işaret eden hastalar çağırılarak, uyku laboratuvarımızda non-invaziv bir teknik olan polisomnografi (PSG) tetkikine alındı. Uyku kalitesi bozukluğunun objektif olarak incelendi. Sürekli değişkenler bakımından grupların karşılaştırılmasında verilerin dağılım şekline bağlı olarak Independent Samples t test veya Mann-Whitney U test kullanıldı. Kategorik verilerin analizinde Chi-Square veya Fisher's Exact testlerinden yararlanıldı. Çalışmamızda PUKÖ sonuçları anlamlı çıkan hastaların 17 tanesine PSG uygulandı ve bu hastalardan 11 tanesine OUAS tanısı konuldu. Ayrıca hastaların Non-Rem 1 evrelerinin sürelerinin uzadığı ve REM döneminin kısaldığı görüldü. Hastaların REM latans değerlerinin arttığı, uyku etkinliklerinin düştüğü sonuçlarına ulaşıldı. Sigara içen ve içmeyen hastalar arasında PUKÖ sonuçları bakımından yapılan karşılaştırmada, yüksek PUKÖ sonuçları ve sigara içmek arasında anlamlılık bulundu. Sigara içen hastaların uyku düzenlerinden daha fazla şikâyetçi oldukları görüldü. Sonuç olarak; çalışmamızdan elde edilen veriler doğrultusunda yapılacak olan ileri çalışmalarla, uyku kalitesini düzeltmeye yönelik çalışmaların olumlu sonuçlarının literatüre katılmasıyla, hastaları fizyolojik ve mental olarak dinlendirici etkin bir uyku sürecine kavuşturacağını, bunun sonucu olarak da yaşam kalitelerini yükselteceğini söyleyebiliriz.Öğe Protective effect of propolis on myocardial ischemia/reperfusion injury in males and ovariectomized females but not in intact females(Wiley, 2022) Kaya, Salih Tunç; Ağan, Kağan; Fulden-Ağan, Aydan; Agyar-Yoldaş, Pınar; Özarslan, Talat Oğulcan; Kekeçoğlu, Meral; Kaya, AdnanThe aim of this study is to investigate the effect of propolis, which may have estrogenic effects, on myocardial ischemia/reperfusion (mI/R) injury not only in male rats but also in intact and ovariectomized (ovx) female rats. Six groups were formed: untreated males (n = 8), treated males (n = 9), untreated intact females (n = 9), treated intact females (n = 10), untreated ovx females (n = 10), and treated ovx females (n = 8). An alcoholic extract of a single dose of propolis (200 mg/kg) was administered orally daily for 14 days. Thirty minutes of ischemia and 120 min of reperfusion were performed. Blood pressure, heart rate, arrhythmias (ventricular premature contraction [VPC], ventricular tachycardia [VT], ventricular fibrillation [VF]), and myocardial infarct size were evaluated. Total antioxidant status (TAS), total oxidant status (TOS), superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT), glutathione peroxidase (GPx), and 17 beta-estradiol (E2) were measured. The untreated females showed more resistance to mI/R injury than the untreated males, as evidenced by lower duration, incidence, and score of arrhythmias, and smaller infarct size (p < .05). After ovx, this resistance disappeared. Propolis improved these values in treated males and treated ovx females (p < .05). Propolis increased TAS in treated males and decreased TOS in treated ovx females as well as elevated SOD in all treated groups (p < .05). Propolis decreased E2 level in treated intact females; however, it increased E2 level in treated ovx females (p < .05). The results revealed that propolis could protect the heart against mI/R injury in males and ovx females. Practical applications It is known that the female heart has an increased sensitivity to myocardial ischemia/reperfusion (mI/R) injury due to estrogen deficiency and/or estrogen deprivation following menopause or surgical removal of the ovaries. Propolis has the potential to mimic estrogen under physiological and pathophysiological conditions, as well as its antioxidant property. The results indicated that propolis decreased myocardial infarct size, arrhythmia score, arrhythmia duration, and incidence in ovariectomized female rats and male rats. In addition, the present results demonstrated that an alcoholic extract of propolis as a natural product can effectively maintain the resistance of female heart to mI/R injury after estrogen deficiency.Öğe Sigara dumanına maruz bırakılmış farelerde epigallokateşin gallat (EGCG) uygulamasının karaciğer toksisitesi ve kotinin düzeyine etkisi(Düzce Üniversitesi, 2019) Ağan, Kağan; Demir, ŞerifTüm dünyada tütün ve türevlerinin kullanımı oldukça yaygındır. Sigara dumanının içinde bulunan oksidan maddeler vücuda girdiğinde oksidatif stresi arttırmaktadır. Yeşil çay (Camellia sinensis) içinde antioksidan özelliğe en yüksek olan ve bol bulunan epigallokateşin gallat'dır (EGCG). Çalışmamızın amacı sigara dumanına maruziyet sonucu artan oksidatif stresin ve karaciğerde oluşturdukları hasarın, antioksidan özelliğe sahip EGCG'nin, akut ve kronik olarak uygulandığı in vivo deney tasarımında etkilerinin incelenmesidir. Çalışmamızda 84 adet CD1 erkek fare kullanılmıştır. Fareler, uygulama süresi 1 gün olan akut ve 21 gün olan kronik olmak üzere 2 ana gruba, toplamda 12 alt gruba ayrılmıştır. Alt gruplar kontrol (ortam havasına maruz kalan) , 2.kontrol (sigara dumanına maruz kalan) , sadece 25 mg/kg ve 50 mg/kg EGCG ve aynı dozlarda EGCG ve sigara uygulanan gruplar olarak ayrılmıştır. Sigara dumanı, duman odası oluşturularak inhalasyon yoluyla, EGCG uygulamaları ise fareler duman odasına girmeden 30 dakika önce günde 1 kere intraperitonal olarak uygulanmıştır. Uygulamalar bittikten sonra ketamin/ksilazin anestezisi altında eksanguinasyon yoluyla fareler öldürülmüştür. Alınan kan örnekleri serumlarından karaciğer hasarı, sigara dumanı maruziyeti ve oksidatif stres düzeyleri ELISA yöntemiyle ölçülmüştür. Yapılan değerlendirmeler sonucunda EGCG uygulamasının sigara dumanı uygulanan gruplarda GPx ve SOD antioksidan enzimleri düzeylerini anlamlı olarak yükselttiği bulunmuş ve karaciğer üzerinde olumsuz etkisinin olduğuna rastlanılmamıştır. Sonuç olarak, EGCG uygulamasının antioksidan sistem üzerinde olumlu etkilerinin ve sigara dumanına maruz kalan bireylerin oksidatif stresten etkilenmesinden korunmasında başarılı olabileceği ve bu konuda daha uzun süreli deneylerin ve daha yüksek dozların denenmesinin olumlu etkilerin pekiştirilmesinde önemli rol oynayacağı düşünülmektedir.Öğe Systemic Investigation of Acute Toxicity of Some Food Supplements on The Market in Turkey(Düzce Üniversitesi, 2020) Yaşar, Mustafa; Şenoğul, Oğuzhan; Gök, Ali; Ağan, Kağan; Ağan, Aydan Fülden; Beyazçiçek, Ersin; Kantarcıoğlu Coşkun, SinemObjective: Along with changing living and working conditions in recent years, changes have occurred in eating habits. People are turning to supplements for many purposes such as supplementing normal nutrition, feeling more energetic, enhancing the immune system by taking vitamins and minerals that they think they do not get enough, and meeting their body's needs when they cannot eat a balanced and healthy diet. Supplements are prepared in various forms using nutrients such as vitamins, minerals, proteins, amino acids, plants, enzymes, fiber and fatty acids. These supplement foods are not intended to treat or prevent any disease. In general, supplement foods; it is not a substitute for natural nutrition, but it is intended to complement its deficiencies. They cannot be recommended and sold instead of medicines. Because of many of these products have natural content, they can be placed on the market without toxicity tests. In the current study, it is planned to observe the effects of acute systemic toxicity of supplements that are used in remember regeneration therapy method (RTM) and sold in the markets with the brands’ name of IST-ARD®, ARD-REM®, DVD-ARD®, KT-REM®, ARDZ-REM®, IST-GLIO®, IST-REM®, ROMX®, and REGULIN®. Material-Method: In the experimental design, there were 10 groups (1 control and 9 application groups) male mice. To observe acute toxicity, clinical observation was performed for 72 hours and the biochemical and histopathological parameters of the animals were evaluated at the end of the application. Results: According to the results obtained from the study, there were not found significant differences in biochemical and histopathological evaluations between the control and the application groups. Conclusion: The acute toxicity effect of the food supplements was not determined. May be further studies with bigger numbers of samples investigating the nephrotoxic effects of these products lighten this matter.